Donald Trump'ın Amerikan Washington Post gazetesine
sızdırılan görüşmelerdeki sözleri hem eleştirildi, hem de alay konusu oldu.
27 Ocak'ta yapılan görüşmelerde, ABD-Meksika sınırına
inşa edilmek istenen duvar ve Avustralya ile eski ABD Başkanı Barack Obama
döneminde imzalanan mülteci anlaşması gibi konular tartışılmış.
Gizli telefon kayıtlarından çıkan en ilginç alıntıları
derledik:
Donald Trump ve Avustralya Başbakanı Malcolm
TurnbullTelif hakkıEPA
'Ben dünyanın en büyük insanıyım'
ABD Başkanı Trump, Obama yönetiminin Avustralya ile
imzaladığı mülteci anlaşmasına karşıydı. Anlaşma, Avustralya'ya iltica
başvurusunda bulunan 1250 kişinin ABD'ye yerleştirilmesini öngörüyor.
Sızan diyaloglarda Trump, Avustralya Başbakanı'na önce
"Kimin anlaşması bu? Obama mı yaptı?" diye soruyor.
Sonra da Suriyeli mültecileri ABD'ye almanın
"kendisini kötü göstereceğini" söylüyor ve ekliyor:
"Malcolm, bu o kadar önemli mi? Öldürecek bu durum beni. Ben insanların ülkesine girmesine izin vermek istemeyen, dünyanın en büyük insanıyım."
'Yerel süt insanları'
"Bu insanları alma fikrinden nefret ediyorum. Sana
garanti veriyorum, kötü insanlardır" diyen Trump, sözlerine şöyle devam
ediyor:
"Gelenlerin yerel süt insanları (köylüleri kast
ediyor) için çalışacak harika insanlar olacağını sanmıyorum...Burada ben
kimseyi içeriye almayacağım diye yasak koyuyorum sonra da 2 bin insanı içeri
alıyoruz."
'Neden teknelere ayrımcılık yapıyorsunuz?'
Trump'ın merak ettiği bir başka konu da, Avustralya'nın
neden göçmen teknelerine "ayrımcılık yaptığı":
"Teknelerle ilgili mesele ne? Neden teknelere ayrımcılık yapıyorsunuz. Hayır, biliyorum, belli bölgelerden geliyorlar."
ABD-Meksika sınırına duvar örülmesi, Donald Trump'ın en
önemli seçim vaatleri arasındaydı. Trump, duvarın parasını Meksika hükümetine
ödeteceğini söylüyordu.
Trump bu kayıtlarda, Meksika Devlet Başkanı Nieto'ya da, "Meksika'ya duvarın parasını ödetmek zorundayım. İki yıldır bunu söylüyorum" diyor.
Telefonda Nieto'yu ikna edemeyen Trump, duvarın
masraflarını ödemeyeceklerini kamuoyuna söylememesini istedi:
"Bırak 'Halledeceğiz' diyelim. Eğer ileride
istersen, Jared (Kushner) ve Luis'yle (Meksika Dışişleri Bakanı Luis Videgaray)
beraber müzakere masasına geri döneriz. Eminim iki ülke için de iyi olacak bir
çözüm bulunur."
'Putin ile telefon görüşmesi hoştu'
Washington Post gazetesi Şubat ayında yayımladığı bir
haberde, Trump ile Avustralya Başbakanı Turnbull'un telefon görüşmesi
sırasında, mülteci anlaşması konusunda gerginlik yaşadığını öne sürmüştü.
Trump ise görüşmenin olumlu geçtiğini söyleyerek,
gazeteyi "yalan haber" yapmakla suçlamıştı.
Sızan telefon kayıtlarında ise Trump, Turnbull'e,
"Bu, şu ana kadar yaptığım en nahoş telefon görüşmesi" diyor. Sonra
da Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'le yaptığı görüşmeyi övüyor:
"Bütün gün bu telefon konuşmalarını yaptım ve bu,
aralarında en kötü olanıydı. Putin'le olan telefon konuşması hoştu. Bu çok
saçma."
Avustralya, ABD'nin en yakın mütteffiklerinden biri
olarak görülüyor. Ülkede ABD'nin birçok hava üssü var.
Trump ise ülkesinde, Rusya'nın başkanlık seçimlerine müdahale ettiği iddiasıyla açılan soruşturmanın hedefinde.