Tillerson, basın toplantısının soru cevap kısmında,
Suriye’de çözüm için Cenevre sürecine desteğini açıkladı. Türkiye’ye ve ABD’nin
Ankara Büyükelçisi John Bass’a değinen Tillerson,
“Dünyanın bu bölgesinde, Türkiye’deki Büyükelçi John
Bass’ı da onurlandırmak istiyorum. Türkiye’nin bu konuda oynayacağı büyük bir
rol var. Bildiğiniz gibi, Türkiye’yle ilişkilerimiz de biraz gerilim altında.
Ve Büyükelçi Bass, Ankara’daki çabalarımıza öncülük etmede çok yardımcı oldu ve
harikalude iş çıkardı” dedi.
Dışişleri Bakanı Tillerson ayrıca, ABD Başkanı’nın IŞİD’e
Karşı Koalisyon Özel Temsilcisi Brett McGurk ve yardımcısı Terry Wolff’tan
övgüyle bahsetti.
‘Kuzey Kore’de Rejim Değişikliği Peşinde Değiliz’
ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson, ülkesinin Kuzey
Kore’de rejim değişikliği peşinde olmadığını ve Pyongyang’la bir noktada
diyaloğa girmek istediğini söyledi.
Dışişleri Bakanlığı’nda gazetecilere konuşan Tillerson,
“Rejim değişikliği peşinde değiliz. Rejimin çökmesi yönünde bir gayret
yürütmüyoruz. Yarımadanın hızlandırılmış biçimde yeniden birleşmesi için uğraş
vermiyoruz. Ordumuzu 38’inci paralelin kuzeyine göndermek için bir neden
yaratma çabası içinde de değiliz” dedi.
Kuzey Kore yönetimine seslenen Tillerson, “Sizin
düşmanınız değiliz ama bize yönelik kabul edilemez bir tehdit ortaya
koyuyorsunuz ve karşılık vermek zorundayız. Bir noktada bunu anlamaya
başlayacaklarını umuyorum. Onlarla oturup diyaloga girebilmeyi isteriz” diye
konuştu.
‘Lavrov’la görüşeçeğim’
Tillerson, haftasonunda Filipinler’in başkenti Manila’da
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov’la görüşeceğini de açıkladı.
Tillerson-Lavrov görüşmesi, Moskova’nın ABD’nin yeni yaptırımlarına
misillemesinden sonra iki ülke arasındaki ilk temas olacak.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, ABD Kongresi’nin
ezici çoğunlukla Rusya’ya yaptırım paketini onaylamasından sonra, Rusya’daki
Amerikan diplomatik personeli sayısının 755 azaltılmasını istemişti.
Tillerson da Rusya’nın bu adımıyla ilgili bir soruyu
yanıtlarken, “Elbette hayatımızı daha zorlaştıracak” ifadesini kullandı.
Lavrov’la telefonda görüştüğünü belirten Tillerson, Rus
bakanla Manila’da Güneydoğu Asya Ülkeleri Birliği’nin toplantısı sırasında da
biraraya geleceğini kaydetti.
Tillerson, ne kendisinin ne de Başkan Donald Trump’ın
Kongre’nin geçirdiği yaptırımlardan “çok mutlu” olduğunu, yaptırımların
Amerikalılar’ın Moskova’dan duyduğu hayalkırıklığını yansıttığını belirtti.
Amerika’nın Suriye’de şiddetin azaltılması noktasında
Rusya’yla birlikte çalışmada bazı başarılar sağladığına ve terörle mücadelede
ortak çıkarlar paylaştıklarına değinen Tillerson, bununla birlikte
ilişkilerdeki gerilimin giderek artmasından yakındı.
‘Görevimde huzurluyum’
Bakanlıktan istifa etmeyi düşündüğü yönündeki
söylentileri de reddeden Tillerson, Başkan Trump’la aralarında İran’la nükleer
anlaşma gibi bazı konularda görüş farklılıkları olduğunu kabul etse de
görevinde ve Trump’la ilişkilerinde huzurlu olduğunu kaydetti.
Tillerson, Trump’ın kendisine güvenini dile getirdiğini
ve gece geç saatlerde ya da haftasonunda sık sık arayarak çeşitli dış politika
konularında görüşünü aldığını anlattı. Tillerson, başkandanfarklılık gösterse
bile görüşlerini ifade edebilmeyi önemli bulduğunu vurguladı.
‘İran anlaşmanın ruhunu ihlal ediyor’
İran’la nükleer anlaşmaya da değinen Tillerson, İran’ın
“iyi bir komşu olma ve balistik füze testlerini sona erdirme” çağrısını içeren
anlaşmanın ruhunu ihlal ettiğini savundu. Tillerson, ülkesinin müttefiklerle
birlikte çalışarak İran’ın bölgedeki yayılmacı çabalarına karşı koymaya niyetli
olduğunu belirtti.
Amerikalı bakan, Suriye barış görüşmeleri için gerekli
koşulları yaratmak için de Rusya ve diğerleriyle çalıştıklarını, IŞİD’in
yenilgiye uğratılmasından sonra Suriye’de yeni bir iç savaşın patlak vermesini
önlemeyi umduklarını da söyledi.
‘Esat’ın Suriye’nin geleceğinde yeri yok’
ABD’nin Suriye’nin gelecekteki idaresinde Esat rejiminin
bir rol görmemeye devam ettiğini söyleyen Tillerson, Suriye’de oluşturulan ilk
çatışmasızlık bölgelerini ülkenin diğer kesimlerinde de uygulamak istediklerini
ifade etti. Tillerson, Suriye’deki İranlı savaşçıların ülkeleri geri dönmesi
gerektiği uyarısında da bulundu.
ABD’nin dünyanın ikinci büyük ekonomisi haline gelen
Çin’le ilişkilerde de önemli bir noktada olduğunu kaydeden Tillerson, gelecekte
bu ilişkileri nasıl tanımlayacaklarına dair çalışmalar yürüttüklerini söyledi.
Tillerson, Kuzey Kore krizinden Çin’i suçlamadıklarını ama Pekin’den Pyongyang
üzerindeki ekonomik nüfuzunu kullanmasını istediklerini belirtti. Tillerson,
Venezuela’da muhalefet liderlerinin yeniden tutuklanmasının “çok alarm verici”
olduğunu da kaydetti.