ABD'de bir TV kanalında yayınlanan ve dijital platformlar sayesinde Türk izleyicilerin de aşina olduğu 'The Real Housewives' (Gerçek Ev Kadınları), ülkenin çeşitli şehirlerinde yaşayan birtakım zengin kadınların günlük hayatlarına ve birbirleriyle olan ilişkilerine odaklanan bir reality show.
Program popüler oldukça, kadınların geçmişte işledikleri suçlar da son dönemde gündeme gelmeye başladı. İşte onlardan biri de bu yıl yayınlanacak sezonun starlarından Mary Cosby hakkında.
ANNEANNESİ ÖLÜNCE ÜVEY DEDESİYLE EVLENDİ
Mary Cosby, 1997 yılında anneannesi Rosemary 'Mama' Redmon Cosby öldükten çok kısa bir süre sonra üvey dedesi olan Piskopos Robert Cosby ile evlendi. Böylece Mama Cosby'nin milyonlarca dolarlık serveti, birçok şirketi ve Faith Temple Pentekostal Kilisesi'ndeki yönetici pozisyonu torunu Mary'e miras kaldı.
Cosby'nin kiliseyi bir tarikata çevirdiği yönündeki iddialar ilk kez birinci sezonun sonundaki yeniden buluşma bölümünde ortaya çıktı. Programın sunucusu Andy Cohen, Cosby'nin verdiği vaazların sosyal medyaya sızdırılmış ses kayıtlarını yayınladı. Kayıtlarda Cosby, kilise cemaatinden yeterince doğum günü kartı alamamış olmaktan şikâyet ediyor, dinleyicilerini fakir ve cimri olarak nitelendiriyordu.
KENDİNDEN TANRI GİBİ BAHSEDİP PARA TOPLUYORMUŞ
Daily Beast'e konuşan Faith Temple cemaatinin yedi eski mensubundan altısı da Cosby'nin kiliseyi bir tarikat gibi yönettiğini doğruladı. Anlatılanlara göre Cosby kendinden Tanrı olarak bahsediyor, cemaat üyelerini ailesinin şirketlerinde para almadan ya da asgari ücretle çalışmaya itiyor, kürsüden cemaat üyelerini azarlıyor ve Faith Temple'dan ayrılıp başka bir kiliseye geçmeyi düşünenleri "Sonunuz cehennem olur" diye korkutup yıldırıyor.
Cosby'nin öz dayısı Ernest Walton da yeğenin bir tarikat yönettiğini belirterek, "Annesi hayatta olsa büyük bir hayal kırıklığı yaşardı. Bence bu iğrenç bir şey. Şimdi her şey gün yüzüne çıkıyor ve her şey çöküyor." diye konuştu.
Adının açıklanmasını istemeyen bir başka erkek cemaat üyesi de Williams'ın Barlow'a söylediklerinin kelimesi kelimesine doğru olduğunu söyledi. 25 yıl bu kiliseye gittikten sonra 2018'de ayrıldığını belirten kişi, "Yaptıkları şeyin tarikattan geri kalır yanı yok. Mary Cosby'nin insanları cennete götürecek ya da cehenneme mahkûm edecek gücü olduğuna inandırmak için cemaati manipüle ediyorlar." ifadelerini kullandı.
Cosby'nin avukatı da yaptığı açıklamada, "Aralarında Faith Temple Pentekostal Kilisesi'nin de bulunduğu tüm dini kurumlar, cemaatlerinden bağış kabul ederler. Ancak bunu yaparken cemaat üyelerini fakirliğe zorlamazlar" dedi. Avukat, Cosby'nin kendisine "Tanrı" dediği iddiasının da "çok büyük bir hakaret olduğunu ve herhangi bir temeli olmadığını" belirtti. (Programın tanıtım görüntülerinde Mary Cosby, Lisa Barlow'a öfkeli bir tavırla "Ben Tanrı değilim, içimdeki Tanrı'ya tapıyorum" diyor.)
Program popüler oldukça, kadınların geçmişte işledikleri suçlar da son dönemde gündeme gelmeye başladı. İşte onlardan biri de bu yıl yayınlanacak sezonun starlarından Mary Cosby hakkında.
ANNEANNESİ ÖLÜNCE ÜVEY DEDESİYLE EVLENDİ
Mary Cosby, 1997 yılında anneannesi Rosemary 'Mama' Redmon Cosby öldükten çok kısa bir süre sonra üvey dedesi olan Piskopos Robert Cosby ile evlendi. Böylece Mama Cosby'nin milyonlarca dolarlık serveti, birçok şirketi ve Faith Temple Pentekostal Kilisesi'ndeki yönetici pozisyonu torunu Mary'e miras kaldı.
Cosby'nin kiliseyi bir tarikata çevirdiği yönündeki iddialar ilk kez birinci sezonun sonundaki yeniden buluşma bölümünde ortaya çıktı. Programın sunucusu Andy Cohen, Cosby'nin verdiği vaazların sosyal medyaya sızdırılmış ses kayıtlarını yayınladı. Kayıtlarda Cosby, kilise cemaatinden yeterince doğum günü kartı alamamış olmaktan şikâyet ediyor, dinleyicilerini fakir ve cimri olarak nitelendiriyordu.
KENDİNDEN TANRI GİBİ BAHSEDİP PARA TOPLUYORMUŞ
Daily Beast'e konuşan Faith Temple cemaatinin yedi eski mensubundan altısı da Cosby'nin kiliseyi bir tarikat gibi yönettiğini doğruladı. Anlatılanlara göre Cosby kendinden Tanrı olarak bahsediyor, cemaat üyelerini ailesinin şirketlerinde para almadan ya da asgari ücretle çalışmaya itiyor, kürsüden cemaat üyelerini azarlıyor ve Faith Temple'dan ayrılıp başka bir kiliseye geçmeyi düşünenleri "Sonunuz cehennem olur" diye korkutup yıldırıyor.
Cosby'nin öz dayısı Ernest Walton da yeğenin bir tarikat yönettiğini belirterek, "Annesi hayatta olsa büyük bir hayal kırıklığı yaşardı. Bence bu iğrenç bir şey. Şimdi her şey gün yüzüne çıkıyor ve her şey çöküyor." diye konuştu.
Adının açıklanmasını istemeyen bir başka erkek cemaat üyesi de Williams'ın Barlow'a söylediklerinin kelimesi kelimesine doğru olduğunu söyledi. 25 yıl bu kiliseye gittikten sonra 2018'de ayrıldığını belirten kişi, "Yaptıkları şeyin tarikattan geri kalır yanı yok. Mary Cosby'nin insanları cennete götürecek ya da cehenneme mahkûm edecek gücü olduğuna inandırmak için cemaati manipüle ediyorlar." ifadelerini kullandı.
Cosby'nin avukatı da yaptığı açıklamada, "Aralarında Faith Temple Pentekostal Kilisesi'nin de bulunduğu tüm dini kurumlar, cemaatlerinden bağış kabul ederler. Ancak bunu yaparken cemaat üyelerini fakirliğe zorlamazlar" dedi. Avukat, Cosby'nin kendisine "Tanrı" dediği iddiasının da "çok büyük bir hakaret olduğunu ve herhangi bir temeli olmadığını" belirtti. (Programın tanıtım görüntülerinde Mary Cosby, Lisa Barlow'a öfkeli bir tavırla "Ben Tanrı değilim, içimdeki Tanrı'ya tapıyorum" diyor.)