Esra Öziskender haberi.AMERİKA'da DOLANDIRICILIKGeçen hafta bir arkadaşımdan telaşlı bir telefon geldi:
- Amiral battı!!! dedi…
- Ne oldu? dedim…
- Dolandırıldım!!!!!
Eee geçmiş olsun dedim tabi ki iş hayatında olup da dolandırılmayan herhalde çok azdır. Ancak işin ilginç tarafı bu arkadaşım direkt olarak işle ilgili de dolandırılmamış açıkcası kandırılmış. Ekonominin bozuk oldugu şu dönemde daha çok duymaya başladığımız bu tip dolandırılma hikayeleri karşısında bu konuyla ilgili bir yazı yazıp okuyucularımızımümkün olduğunca uyarmaya karar verdim.
İsterseniz dolandırılma hikayelerini örnekleme olarak tek tek inceleyelim:
1) İlk kahramanımız Chicago’da oturuyor. Yalnız yaşayan bir Türk bayan ve ekonomik durum dolayısıyla son derece maddi sıkıntıda. Birgün bir email alıyor. Emailde aynen şöyle diyor:
“Tebrikler!! Londra piyango çekilişini kazandınız. Size $200.000 para göndereceğiz. Ancak bu parayı alabilmeniz icin size postalayacağımız $6000’lık çeki bozdurup, paranın yarısını bize piyango vergi masrafları karşılığı olarak göndermeniz gerekiyor. Daha sonra biz de size kazandığınız para miktarında çek göndereceğiz. Tebrikler ve güle güle kullanın.”
Kahramanımız şüphelendiği için çeki alıp en yakın bankaya gidiyor sahte mi değil mi diye sormaya ve ne deseler beğenirsiniz: ÇEK SAHTE DEĞİL!! Gözlerine inanamıyor!! Bir başka bankaya daha gidiyor, gene çeki inceliyorlar, bakıyorlar, çek sahte değil. En sonunda çekin ait olduğu bankaya gidiyor ve evet çek gerçek ve hesapta belirtilen kadar para var.
Kahramanımız “No Free Lunch” (bedava oğle yemeği olmaz) inancından hareketle gene şüpheli ama bir yandan da elinde gerçek bir çek var. Ve o kadar mağdur durumda ki maddi olarak, o anda herşeye inanacak vaziyette. Ve bu piyango büyüsüne de ister istemez kapılıyor. $200.000 az bir para değil. En azından elinde gerçek bir çek var ve denemeğe değer.
Çeki bozduruyor. Tabi böyle durumlarda çeki bozdurduğunuz zaman sizin hesabınıza karşılık banka size nakit para veriyor. Eğer sonradan çek karşılıkşız çıkarsa sizin hesabınızdan parayı bir güzel çekiyor banka.
İştenilen parayı vergi karşılığı olarak belirttikleri adrese havale ediyor. Para uçuyor böylece… Meğerse siz çeki bozdurana kadar hesapta para tutup, bozdurur bozdurmaz bütün parayı çekiyorlarmış, böylece çek karşılıkşız hale düşüyor.Dolayısıyla gitti $3000!!! Geçmiş olsun. Piyango mu? Ne piyangosu???
2) Bir Amerikalı yaşlı teyze, internet üzerinden araba alım satımı yapıp, $20.000 parayı gene internet üzerinden havale ediyor…. Para nereye mi gidiyor? Muhtemelen Afrika’da bir yere!!! Araba mı? Ne arabası????
3) Long Island’da oturan bir Türk bayan evine oda arkadaşı arıyor. Craig’s List’ten bir bayan ilana başvuruda bulunuyor.Kendisinin şu anda Nijerya’da olduğunu Amerika’ya öğrenci olarak gelmek üzere olduğunu, odayı kiralamak istediğini ancak para havalesinin çok zor olduğunu söylüyor. Ve de kahramanımıza bir çek gönderiyor. Diyor ki, sen bu çeki bozdur içinden depozit için gerekli olanı al, geri kalan parayı bana geri havale et ki ben de oraya gelebileyim. Gelince de kirayı öderim. Kahramanımız denileni yapıyor. Ve gene çek karşılıkşız çıkıyor, gene giden bankadaki kendi parası oluyor.Ev arkadaşı mı? Yok canım, hangi ev arkadaşı???
4) Mystery Shopper’ları duymuşsunuzdur. Eğer duymadıysanız kısaca şöyle açıklayabilirim; bazı firmalar diğer firmalara kendi servislerinin performansını ölçmek için Mystery Shopper (Gizli Alışverişçi) adı altında elemanlarını gönderiyorlar. Müşteri firmanın elemanları bu kişileri gerçek müşteri zannediyor ancak Mystery Shopper’lar aslında aracıfirmanın elemanları ve görevleri de müşteri firmadaki elemanların servis kalitesini gözlemleyip rapor vermek.
Bu işi kullanıp dolandırıcılık yapanların çok bilinen bir taktikleri var. Size bir mektup gonderip işe alındığınızı söylüyorlar, mektuptaki, imza, şirket adı, telefon numarası, herşey gerçek!!
İşte size bir örnek, web sitelerine bakabilirsiniz: http://www.gapbuster.com/
Bu gerçek bir firma. Yani herşey ilk etapta son derece gerçekçi gözüküyor. Ancak bilinmeyen şu; bunun gibi gerçek firmaları kullanıp sahte antetli kağıtlarda mektup ve çekleri gönderiyorlar.
Ohio’da oturan kahramanımız genç bir Türk erkek ve Mystery Shopper olarak işe alındığına dair bir mektup, $4000’lık bir çek ve ilk görevinin ne olduğunu açıklayan bir not alıyor.
Önce şüpheleniyor ama internete girip baktığında firma isminin ve telefon numaralarının doğru olduğunu görüyor. İlk görevi en yakın Wal-Mart mağazasına gidip, MoneyGram vasıtası ile Londra’ya para göndermek ve Wal-Mart’tan alışveriş yapıp tüm bu işlemler sırasında Wal-Mart elemanlarının performanslarını gözlemleyip mektuba ekli gönderilmiş değerlendirme formunu doldurup şirkete geri göndermek. Bunun karşılığında $200’lık bir ödeme alacak ve her hafta buna benzer bir görev verilecek kendisine.İşşizliğin had safhada olduğu şu günlerde kahramanımız çok şüphelense de, bu işe alındığına ve her hafta $200 kazanacağına inandırıyor kendini. Tek yapacağı şey de sadece yarım gününü alacak olan bir görevi yerine getirip performans değerlendirme formunu doldurmak.
Bir Amerikalı arkadaşına anlatıyor durumu arkadaşı da böyle bir işin ve firmanın gerçekte var olduğunu ve hiç de yabana atılacak bir öneri olmadığını söylüyor. Kahramanımız iyice inanıyor bu öneriye.
Kendisinden istenildiği şekilde mektuptaki numarayı arıyor.Kendisini Yönetici olarak tanıtan bir bayan ile konuşuyor.Telefondaki kişi bankaya gidip çeki bozdurmasını ve içinden $200’ı kendi ücreti karşılığı almasını, sonra da $300’lık alışveriş yapmasını ve geri kalan $3500’ı Londra’da sahte bir isme göndermesini söylüyor. Kahramanımız o noktada şüpheleniyor ve neden sahte bir isme para gönderdiğini soruyor. Telefonda kendini Yönetici olarak tanıtan kişi aslında paranın bir yere gitmediğini, paranın Wal-Mart kasasında kalacağını, tüm bunların bir oyun olduğunu ve asıl görevininMoneyGram’da görev yapan Wal-Mart çalışanlarının değerlendirilmesi olduğunu söylüyor. Kahramanımız daha fazla sorgulamaya gerek duymadan denilenleri bir bir yapıyor ve de titizlikle değerlendirme formunu doldurup belirtilen adrese geri gönderiyor.Böylece tam bir Mystery Shopper olarak işe alındığını düşünen kahramanımız bir güzel dolandırılıyor ve $3500 anında Londra’daki MoneyGram şubesinden sahte isimle çekiliyor. MoneyGram ile sahte isme bile para transferi yapılabiliyor çünkü adres vb herhangi bir bilgi sorulmuyor.Tabiki $4000’lık çeki de kendi hesabına karşılık olarak bozdurduğundan giden kendi parası oluyor.
Üç gün sonra dolandırıldığını anlayan kahramanımız hemen ilgili yasal birimlere haber veriyor ve de öğreniyor ki son derece profesyonel çalışan ve inandırıcı sebepler bularak özellikle işsiz ve mağdur durumdaki kişileri dolandıran uluslararası bir şebekenin tuzağına düşmüş.
Mystery Shopper mı? Maalesef artık ne işi var ne de parası…. Bankadaki son parası da yani $4000’ı bir güzel Londra’da tanımadığı bir isme uçup gidiyor…
Bu gibi tuzaklara düşmemek için ne yapmak gerekir:
1) “It’s too good to be true” lafını unutmayın. Birşey gerçek olamayacak kadar güzel gözüküyorsa mutlaka altinda bir bit yeniği olma ihtimali yuksektir.2) Size posta ile tanimadiğiniz kişilerden gelen hiçbir çeki bozdurmayın ve derhal yasal mercilere bildirin.3) Size işe alındığınıza dair bir mektup gelirse asla inanmayın. İşe alma yüzyüze görüşme ile olur.4) Sizden yurt dışına para göndermenizi isteyen, rica eden hiç bir kişi veya kuruluşa inanmayın, muhtemelen dolandırılıyorsunuzdur. Ayrıca yurt dışındaki işlemleri Amerika’dan takip etmeniz imkansız ya da çok zor.
FBI $500.000’ın altındaki dolandırıcılık vakaları ile ilgilenmiyor. Ancak böyle bir olay başına gelenleri de FBI’ın web sitesine girip veya en yakin FBI ofisini arayıp olayı rapor etmeleri konusunda teşvik ediyor. Eğer tüm raporların toplam miktarı $500.000’e ulaşırsa o zaman belki FBI’ın ciddi bir önlem alması sözkonusu olabiliyor.
Eğer sizin veya bir tanıdığınızın başına böyle bir olay gelirse de en yakın polis teşkilatına haber verin ki başka kişilerin başına aynı olay gelmesin. Birçok insan utandiği için bunu anlatmiyor cevresine ancak utanacak birşey yok, dolandiricilar herkesi kandirmanin bir yolunu bulabilir.
Better Business Bureau’nun web sitesine olayı rapor ediyorsunuz: www.bbb.org Internet Crime Complaint Center’a durumu hemen rapor ediyorsunuz: www.ic3.gov
Paranızı geriye almanız imkansız ama en azından bunu mümkün oldugu kadar kişiye duyurup, yasal mercilere raporlarsanız daha az insanin dolandırılmasına katkıda bulunmuş olursunuz. Bu şekilde her yıl Amerika’dan milyonlarca dolar para yurt dışındaki dolandırıcı şebekelerine akıyor. Keşke bu paralar yardım kuruluşlarına gitse.
Sizin de başınızdan böyle bir olay geçtiyse ya da buna benzer hikayeleri etrafınızdan duyduysanız bize yazın paylaşalım. İnşallah kimse dolandırılmaz!Süper haftalar dileğiyle.
Esra Öziskender [email protected]YouTube kanalıma üye olmayı unutmayın:YouTube Kanalım Tıkla
- Amiral battı!!! dedi…
- Ne oldu? dedim…
- Dolandırıldım!!!!!
Eee geçmiş olsun dedim tabi ki iş hayatında olup da dolandırılmayan herhalde çok azdır. Ancak işin ilginç tarafı bu arkadaşım direkt olarak işle ilgili de dolandırılmamış açıkcası kandırılmış. Ekonominin bozuk oldugu şu dönemde daha çok duymaya başladığımız bu tip dolandırılma hikayeleri karşısında bu konuyla ilgili bir yazı yazıp okuyucularımızımümkün olduğunca uyarmaya karar verdim.
İsterseniz dolandırılma hikayelerini örnekleme olarak tek tek inceleyelim:
1) İlk kahramanımız Chicago’da oturuyor. Yalnız yaşayan bir Türk bayan ve ekonomik durum dolayısıyla son derece maddi sıkıntıda. Birgün bir email alıyor. Emailde aynen şöyle diyor:
“Tebrikler!! Londra piyango çekilişini kazandınız. Size $200.000 para göndereceğiz. Ancak bu parayı alabilmeniz icin size postalayacağımız $6000’lık çeki bozdurup, paranın yarısını bize piyango vergi masrafları karşılığı olarak göndermeniz gerekiyor. Daha sonra biz de size kazandığınız para miktarında çek göndereceğiz. Tebrikler ve güle güle kullanın.”
Kahramanımız şüphelendiği için çeki alıp en yakın bankaya gidiyor sahte mi değil mi diye sormaya ve ne deseler beğenirsiniz: ÇEK SAHTE DEĞİL!! Gözlerine inanamıyor!! Bir başka bankaya daha gidiyor, gene çeki inceliyorlar, bakıyorlar, çek sahte değil. En sonunda çekin ait olduğu bankaya gidiyor ve evet çek gerçek ve hesapta belirtilen kadar para var.
Kahramanımız “No Free Lunch” (bedava oğle yemeği olmaz) inancından hareketle gene şüpheli ama bir yandan da elinde gerçek bir çek var. Ve o kadar mağdur durumda ki maddi olarak, o anda herşeye inanacak vaziyette. Ve bu piyango büyüsüne de ister istemez kapılıyor. $200.000 az bir para değil. En azından elinde gerçek bir çek var ve denemeğe değer.
Çeki bozduruyor. Tabi böyle durumlarda çeki bozdurduğunuz zaman sizin hesabınıza karşılık banka size nakit para veriyor. Eğer sonradan çek karşılıkşız çıkarsa sizin hesabınızdan parayı bir güzel çekiyor banka.
İştenilen parayı vergi karşılığı olarak belirttikleri adrese havale ediyor. Para uçuyor böylece… Meğerse siz çeki bozdurana kadar hesapta para tutup, bozdurur bozdurmaz bütün parayı çekiyorlarmış, böylece çek karşılıkşız hale düşüyor.Dolayısıyla gitti $3000!!! Geçmiş olsun. Piyango mu? Ne piyangosu???
2) Bir Amerikalı yaşlı teyze, internet üzerinden araba alım satımı yapıp, $20.000 parayı gene internet üzerinden havale ediyor…. Para nereye mi gidiyor? Muhtemelen Afrika’da bir yere!!! Araba mı? Ne arabası????
3) Long Island’da oturan bir Türk bayan evine oda arkadaşı arıyor. Craig’s List’ten bir bayan ilana başvuruda bulunuyor.Kendisinin şu anda Nijerya’da olduğunu Amerika’ya öğrenci olarak gelmek üzere olduğunu, odayı kiralamak istediğini ancak para havalesinin çok zor olduğunu söylüyor. Ve de kahramanımıza bir çek gönderiyor. Diyor ki, sen bu çeki bozdur içinden depozit için gerekli olanı al, geri kalan parayı bana geri havale et ki ben de oraya gelebileyim. Gelince de kirayı öderim. Kahramanımız denileni yapıyor. Ve gene çek karşılıkşız çıkıyor, gene giden bankadaki kendi parası oluyor.Ev arkadaşı mı? Yok canım, hangi ev arkadaşı???
4) Mystery Shopper’ları duymuşsunuzdur. Eğer duymadıysanız kısaca şöyle açıklayabilirim; bazı firmalar diğer firmalara kendi servislerinin performansını ölçmek için Mystery Shopper (Gizli Alışverişçi) adı altında elemanlarını gönderiyorlar. Müşteri firmanın elemanları bu kişileri gerçek müşteri zannediyor ancak Mystery Shopper’lar aslında aracıfirmanın elemanları ve görevleri de müşteri firmadaki elemanların servis kalitesini gözlemleyip rapor vermek.
Bu işi kullanıp dolandırıcılık yapanların çok bilinen bir taktikleri var. Size bir mektup gonderip işe alındığınızı söylüyorlar, mektuptaki, imza, şirket adı, telefon numarası, herşey gerçek!!
İşte size bir örnek, web sitelerine bakabilirsiniz: http://www.gapbuster.com/
Bu gerçek bir firma. Yani herşey ilk etapta son derece gerçekçi gözüküyor. Ancak bilinmeyen şu; bunun gibi gerçek firmaları kullanıp sahte antetli kağıtlarda mektup ve çekleri gönderiyorlar.
Ohio’da oturan kahramanımız genç bir Türk erkek ve Mystery Shopper olarak işe alındığına dair bir mektup, $4000’lık bir çek ve ilk görevinin ne olduğunu açıklayan bir not alıyor.
Önce şüpheleniyor ama internete girip baktığında firma isminin ve telefon numaralarının doğru olduğunu görüyor. İlk görevi en yakın Wal-Mart mağazasına gidip, MoneyGram vasıtası ile Londra’ya para göndermek ve Wal-Mart’tan alışveriş yapıp tüm bu işlemler sırasında Wal-Mart elemanlarının performanslarını gözlemleyip mektuba ekli gönderilmiş değerlendirme formunu doldurup şirkete geri göndermek. Bunun karşılığında $200’lık bir ödeme alacak ve her hafta buna benzer bir görev verilecek kendisine.İşşizliğin had safhada olduğu şu günlerde kahramanımız çok şüphelense de, bu işe alındığına ve her hafta $200 kazanacağına inandırıyor kendini. Tek yapacağı şey de sadece yarım gününü alacak olan bir görevi yerine getirip performans değerlendirme formunu doldurmak.
Bir Amerikalı arkadaşına anlatıyor durumu arkadaşı da böyle bir işin ve firmanın gerçekte var olduğunu ve hiç de yabana atılacak bir öneri olmadığını söylüyor. Kahramanımız iyice inanıyor bu öneriye.
Kendisinden istenildiği şekilde mektuptaki numarayı arıyor.Kendisini Yönetici olarak tanıtan bir bayan ile konuşuyor.Telefondaki kişi bankaya gidip çeki bozdurmasını ve içinden $200’ı kendi ücreti karşılığı almasını, sonra da $300’lık alışveriş yapmasını ve geri kalan $3500’ı Londra’da sahte bir isme göndermesini söylüyor. Kahramanımız o noktada şüpheleniyor ve neden sahte bir isme para gönderdiğini soruyor. Telefonda kendini Yönetici olarak tanıtan kişi aslında paranın bir yere gitmediğini, paranın Wal-Mart kasasında kalacağını, tüm bunların bir oyun olduğunu ve asıl görevininMoneyGram’da görev yapan Wal-Mart çalışanlarının değerlendirilmesi olduğunu söylüyor. Kahramanımız daha fazla sorgulamaya gerek duymadan denilenleri bir bir yapıyor ve de titizlikle değerlendirme formunu doldurup belirtilen adrese geri gönderiyor.Böylece tam bir Mystery Shopper olarak işe alındığını düşünen kahramanımız bir güzel dolandırılıyor ve $3500 anında Londra’daki MoneyGram şubesinden sahte isimle çekiliyor. MoneyGram ile sahte isme bile para transferi yapılabiliyor çünkü adres vb herhangi bir bilgi sorulmuyor.Tabiki $4000’lık çeki de kendi hesabına karşılık olarak bozdurduğundan giden kendi parası oluyor.
Üç gün sonra dolandırıldığını anlayan kahramanımız hemen ilgili yasal birimlere haber veriyor ve de öğreniyor ki son derece profesyonel çalışan ve inandırıcı sebepler bularak özellikle işsiz ve mağdur durumdaki kişileri dolandıran uluslararası bir şebekenin tuzağına düşmüş.
Mystery Shopper mı? Maalesef artık ne işi var ne de parası…. Bankadaki son parası da yani $4000’ı bir güzel Londra’da tanımadığı bir isme uçup gidiyor…
Bu gibi tuzaklara düşmemek için ne yapmak gerekir:
1) “It’s too good to be true” lafını unutmayın. Birşey gerçek olamayacak kadar güzel gözüküyorsa mutlaka altinda bir bit yeniği olma ihtimali yuksektir.2) Size posta ile tanimadiğiniz kişilerden gelen hiçbir çeki bozdurmayın ve derhal yasal mercilere bildirin.3) Size işe alındığınıza dair bir mektup gelirse asla inanmayın. İşe alma yüzyüze görüşme ile olur.4) Sizden yurt dışına para göndermenizi isteyen, rica eden hiç bir kişi veya kuruluşa inanmayın, muhtemelen dolandırılıyorsunuzdur. Ayrıca yurt dışındaki işlemleri Amerika’dan takip etmeniz imkansız ya da çok zor.
FBI $500.000’ın altındaki dolandırıcılık vakaları ile ilgilenmiyor. Ancak böyle bir olay başına gelenleri de FBI’ın web sitesine girip veya en yakin FBI ofisini arayıp olayı rapor etmeleri konusunda teşvik ediyor. Eğer tüm raporların toplam miktarı $500.000’e ulaşırsa o zaman belki FBI’ın ciddi bir önlem alması sözkonusu olabiliyor.
Eğer sizin veya bir tanıdığınızın başına böyle bir olay gelirse de en yakın polis teşkilatına haber verin ki başka kişilerin başına aynı olay gelmesin. Birçok insan utandiği için bunu anlatmiyor cevresine ancak utanacak birşey yok, dolandiricilar herkesi kandirmanin bir yolunu bulabilir.
Better Business Bureau’nun web sitesine olayı rapor ediyorsunuz: www.bbb.org Internet Crime Complaint Center’a durumu hemen rapor ediyorsunuz: www.ic3.gov
Paranızı geriye almanız imkansız ama en azından bunu mümkün oldugu kadar kişiye duyurup, yasal mercilere raporlarsanız daha az insanin dolandırılmasına katkıda bulunmuş olursunuz. Bu şekilde her yıl Amerika’dan milyonlarca dolar para yurt dışındaki dolandırıcı şebekelerine akıyor. Keşke bu paralar yardım kuruluşlarına gitse.
Sizin de başınızdan böyle bir olay geçtiyse ya da buna benzer hikayeleri etrafınızdan duyduysanız bize yazın paylaşalım. İnşallah kimse dolandırılmaz!Süper haftalar dileğiyle.
Esra Öziskender [email protected]YouTube kanalıma üye olmayı unutmayın:YouTube Kanalım Tıkla
İlk hikaye: ceki banka yerine "check cashing" tarzi dukkanlarda yada hatta benzin istasyonu tarzi yerlerde yuzde 1 komisyon vererek bozdursa nolurdu? 6k nin 3unu gonderse 3k kardaydi. bence bankaniza bozdurmayin daha iyi bir ogut olurdu :) bankandan geri cekilebilme riskin yok. cunku banka hesap mecburiyeti yada bilgisi yok. meksikalilar oyle bozduruyor mesela ceklerini, o tarz storelarda beli ssn numarasi verdigin icin basin derde girebilir. ama bazi mekanlar var, ssn bile sormuyorlar. yuzde 1 komisyonunu aliyor, sana nakidi veriyor gidiyorsun.