Tüm şirketi buna adadık. Klinik ekipleri yükün çoğunu alıyor. Ancak şirketin geri kalanı -destek, pazarlama, veri, tasarım, mühendislik, her şeyi adlandırın - hepsi ellerinden geleni yapıyor. İşimizi takip edebilirsiniz:
Sonraki adımlarda kişisel rehberlik sağlayan günlük sanal izlemeli bir değerlendirme aracı oluşturdu. Coronavirus ile ilgili video ziyaretleri için tüm ücretlerden feragat ettik. Talebi karşılayabilmek için personelin genişletilmesini istiyoruz." dedi.
Sigortasız hastalara ücretsiz test yapabileceklerini belirten Bali "COVID-19 endişeleriyle klinik ziyaretlerinde sigortasız hastalar için ücretsiz destek vereceğiz. Eğer yardım edebilecek hayırsever kuruluşlar biliyorsanız, lütfen bana ulaşın." dedi.
California'daki pop-up lokasyonları ile test kapasitesini artırmayı hedeflediklerini vurgulayan Eren Bali "Lojistik konusunda yardımcı olacak kaynaklarınız varsa destek verecek arkadaşlar arıyoruz. Avantajımız klinik ekipleri, protokolleri ve tüm teknolojik verileri kontrol edebiliyoruz. Bunu iyi kullanmaya çalışıyorum.
Arz sıkıntısından kaygılıyız. Okulların kapanması da klinik personelimiz için çocuk bakımı gibi endişelerimiz bulunuyor. Umarım herkes sağlık çalışanlarının baskısı altında empati kuracaktır. Hem iyi hazırlanmış hem de sakin olmalıyız.
Misyonumuz her zaman birinci sınıf sağlık hizmetlerini herkesin erişimine sunmak olmuştur. Bu salgın sırasında hedefimiz, sistemimiz üzerindeki bazı baskı noktalarını hafifletmek ve aynı zamanda topluluklarımızdaki korku ve stresi azaltmaktır. Yardım etmek istiyorsanız: [email protected]" diyerek bu konuda bireysel çalışanlardan destek istedi.
EREN BALİ KİMDİR? Anne ve babası öğretmen olan Eren BALİ Malatya'da dünyaya geldi. İlkokulu küçük bir köy okulunda birleştirilmiş sınıfta okuduktan sonra Malatya Fen Lisesi'ni kazandı. Lisede girmiş olduğu Uluslararası Matematik Olimpiyatlarında derece yaptığı için MİT ve Harvard gibi dünyaca ünlü üniversitelerden teklif aldı. Ancak üniversite tercihini, ODTÜ'de okuyan ablasının da etkisiyle ODTÜ Bilgisayar Mühendisliğinden yana kullandı. Bilgisayar ve internetle ilk tanışması da ablası üniversiteye ilk gittiğinde eve almış olduğu bilgisayar sayesinde olmuştu. ODTÜ'deyken ortaokuldan arkadaşı Oktay ÇAĞLAR ile birlikte proje halindeki binaların 3 boyutlu maketini gösteren guncelbasin.com adlı internet sitesini kurdular. Bu fikir pek tutmasa da Udemy'e kadar uzanan girişimcilik macerasının ilk adımı atılmış oldu. Sonrasında ise yurtdışından genç girişimcilere eğitim vermek için yurtdışından ODTÜ Teknokent'e gelen eğitmenlere reddedemeyecekleri bir teklif sundular. İki girişimci bu eğitimleri online ortama taşımayı ve eğitimlere geliştirdikleri uygulama üzerinden devam etmeyi teklif etti. Kabul gören teklif sonrasında geliştirilen uygulama ile iki girişimci online eğitim sektöründeki hedeflerine bir adım daha yaklaştılar. Ertesi sene ikili, her şeyi geride bırakıp Silikon Vadisi'ne hayallerindeki online eğitim platformunu yaratmak için gitmeye karar verdiler. Elbette süreç pek kolay olmadı. Çalışma izni alınmasından, beş parasız geçen günlere ve uykusuz kalınan gecelere kadar birçok zorluk ikilinin yakasını rahat bırakmadı. Örneğin, Silikon Vadisi'nde hayallerindeki projeye rahatlıkla fon bulacaklarını düşünmüşlerdi ancak tam 6 ay boyunca 57 farklı yatırımcıdan red cevabı aldılar. Yatırımcılar sertifika alınamayan eğitimlerin tercih edilmeyeceğini düşünürken Eren Bali ise sertifika söz konusu olduğunda asıl hedefleri olan eğitim sürekliliğinin sağlanmasında sorun yaşayacaklarını düşünüyordu. Onlara göre bir defa sertifika alan öğrenci tekrar eğitim almakta isteksiz olacaktı. Sonunda bu öngörülerine inanan Dave McClure isimli melek yatırımcı sayesinde 1 milyon dolar fon toplamayı başardılar ve böylece Udemy'nin filizlenip bugüne ulaşması için can suyunu vermiş oldular. Günümüzde Udemy, dünyadaki online eğitim sektörünün parmakla gösterilen girişimleri arasında yer alıyor.