Yıllarca bu bölgeleri dolaştım. Van, Erzurum, Bingöl, Muş, Kars, Iğdır…Diğer tarafta Halep’e yerleşmiş Ermenilerle konuştum.Urfa’da neler oldu dedelerimizden dinledim…Masum değiliz hiç birimiz.Osmanlıda uzun yıllar sadık millet olarak bilinen Ermeniler, Fransız devrimi ile Taşnak Ermeniler devlet kurmak için kolları sıvadı. Osmanlı o dönem nüfusu Müslümanlar ve gayri Müslimler olarak ikiye ayırmıştı.Ruslar tarafından kışkırtılan Ermeniler, Osmanlı’nın zayıflamasını fırsat bilerek Doğu’da güçlü olduğu bölgelerde ayaklandı.Çoğunluğu Müslüman olan erkekleri askerde olan köyleri basarak çoluk çocuk kadın ve yaşlıları katletti.Demesinler “Biz masum Ermeniler katledildi.”Böyle başladı. Ermenilere olan kin.Osmanlı’nın son döneminde Iğdır, Kars, Erzurum ve Van civarında başlayan ayaklanma Rus ordularının desteği ile Bingöl’e kadar yayıldı. Rus orduları kısa sürede olsa bölgede hakimiyetini kurmuş kendine özgü binalar yapmıştı. Diğer yandan da Rusya ve diğer bölgelerdeki Ermenileri Müslümanlardan boşalttığı köylere yerleştirmeye başladı.Ö dönem Urfa’ya çok fazla Müslüman nüfus geldi. Muhacir olarak adlandırılan Müslümanlar, Urfa’daki Ermenilerden rahatsızlığını giderek arttırdı.O güne kadar Ermenilerle uyum içinde yaşayan Urfalılar, Fransız işgali ile Doğu’dan Germüş köyüne gelerek yerleşen Taşnak Ermenilerinden rahatsızlık duyuyordu.“Selamün Aleyküm” selamına “Aleykümselam” diyerek cevap veren Kadirşinas Ermeniler ile bölgede hiçbir olaya karışmamış Süryaniler’i etkiledi.Ermeniler ve Kürtler hep Türklerle yüzyıllardır uyum içinde yaşamışlar. Hatta kız alıp vermişler. Hiç kimsenin aklına gelmezdi bir gün düşman olacakları.Doğu’dan Urfa’ya gelen Kürt aileler bir yandan, Taşnak Ermeniler diğer yandan kavgayı körükleyen taraflar oldu. Urfalılar 2 tarafa da sükûnet çağrısı yapsa da sokakta karşılaşan 2 grubu durdurmak kolay olmuyordu. Çocuğumu dövdü, karıma kızıma baktı gibi bahanelerle zaman zaman her 2 taraftan ölüm haberleri geliyordu.Fransız Birliğinin Şanlıurfa’ya girmesiyle, Urfa’da aşiretler silahlanmaya başladı. Urfa’nın yerli aileleri bir yandan Fransızlarla mücadele planları yaparken, diğer yandan da şehirdeki Ermenilere “Sakın bu savaşa girmeyin kaybedersiniz,” mesajları veriyordu.Her ne kadar PKK içinde ermeni militanlar olsa da…Suriye’deki Ermenilere sorsanız “Bizi Kürtler kesti” derler.Bu söylem bile kirli savaşın kimler tarafından yönetildiğini anlatıyor.Fransızlar, Urfa’da savaşmayı göze alamadı. Ermenileri Urfa’da sattı.Fransızlar geldi diye sevinen Ermeniler, Fransızlara bel bağlayan Ermeni Komitacılar, Fransızların gidişiyle neye uğradığını şaşırdı.Osmanlı İmparatorluğunun Planı olan Ermenilerin sınır dışına çıkarılması planı Türkiye tarafından harekete geçirildi. Çünkü Ermenilerin gece baskınlarına karşılık veren Müslümanlar özellikle doğudan gelen muhacirler arasında savaş başlamıştı bile.1925 ile 1935 yılları arasında bölgedeki Tüm Ermeniler, Mürşitpınar’da ve Akçakale’de toplandı. Bu arada, Ermeni olduğu bilinen fakat şehadet getirerek Müslüman olan Ermeni kadınlar çocuklar ve yaşlılar Urfalılar tarafından ailelerine alındı.İşte Gavur Mıhe ismi bu Ermenileri tanıyan Müslümanlar tarafından verilmişti. Urfa’da bundan 30-40 yıl öncesine kadar herkes o aileleri ve o isimleri tanırdı.Buradan Akçakale’de toplanan Ermeniler sınırın öbür tarafına Telebyad’a yerleşti. Mürşitpınar’da toplanan Ermeniler ise Aynel-Arap’a yerleşti. Bölgede yaşayan Süryaniler ise Ermeni sanıldığı için yurtlarını terk etmek zorunda kaldı. Aynı yerlere yerleşti. Aynel-Arap İngilizlerin hakimiyetindeyken, Bir tren şirketinin ofisi olduğundan Ermeniler tarafından Company olarak anıldı.O nedenle yeni ismi Kobani olarak kullanıldı.Suriye uzun süre Fransızların egemenliğinde kalırken, etkin ırk Ermenilerdi. Fransızlarla ticareti geliştiren Ermeniler, buradan Beyrut’a oradan da Avrupa ve Amerika’ya geçtiler. Halen Suriye’nin savaş ekonomisi bile Ermenilerin elinde.Ermeniler, Esad ailesini güçlendirdi. Bölgede olan %90 Sunni Müslümanlara karşı maddi ve manevi desteğini Esad ailesi ve Nusayrilere veren Ermeniler, Suriye’nin tarihini de kendileri yazdı.Hiçbir tarihi olmayan Suriye ile ilgili öyle uydurma bir tarih yazdılar ki, Fransızlar Suriye’yi elinde tutmaktan vazgeçti.Hatay’ı kaybeden Fransızlar, Halep ve Rakka’nın da elden gideceğini hesaplarını yapıyordu. Halep ve Rakka Türkiye’ye bağlanmak isterken, bağımsızlık sözü veren batılı güçler, Ermenilerin desteği ile Suriye’ye katarak bölgedeki Sunnileri yerlerinden ederek, Ermenileri yerleştirdi. Halep’te en iyi semtler şu an bile Ermenilerin ellerinde.Ermeniler, iyi birer sanatçı.İstanbul’daki, Halep ve Beyrut’taki Ermenilerin çoğu Ermenicenin yanı sıra iyi derece, Arapça, Türkçe, Fransızca, Almanca ve İngilizce bilir. Bazıları ise Kürtçe ve Farsça’yı da ana dili gibi konuşur. Ailelerinde her gün bir dil konuşanlar bile var. Dil bilir ama dışarda konuşmazlar.O dönem dil bilmek şimdiki interneti kullanmak gibi bir şey. Her türlü ticaret anlaşmaları Halep ve Beyrut’ta yapılıyor. Beyrut limanına gelen mallar Ortadoğu hatta Türkiye’ye buradan yayılıyordu.Hatta 1980’li yıllara kadar Urfa’ya Halep’ten Ermenilerin eski elbiseleri gelirdi.Ölmüş olan Ermeniler eskilerini pazara satar buradan Urfa’ya kadar gelirdi. Başka ülkelerde ölmüş olan Ermeniler bile gelip Halep ve Beyrut’ta gömülürdü. Bunların elbiseleri ayakkabıları kaçakçılar tarafından Antep ve Urfa’ya geçirilirdi.Osmanlıda askere alınmayan ve savaşa katılmamış ecnebiler, kendini ticarete, sanata ve para kazanmaya verdi. Müslümanlarsa garibim Allah vatan aşkına o cepheden bu cepheye koştu durdu.Kimse bize edebiyat yapmasın yok soykırım yok şudur yok budur…Soykırım’ı destekleyen nüfus cüzdanlarında Müslüman yazıpta alakası olmayanlar da hangi güçlerden emir aldıklarını kendileri de biliyor.Masum ve Molla Kürtlere kendilerini pazarlayamaz.KÜFÜR TEK MİLLETTİR KÂFİR OLANLAR BİRBİRLERİNİN DOSTLARIDIR. (Enfâl: 73)Yazının Tamamı İçin Tıklayın...
Güncel
24 Nisan 2016 - 16:09
ERMENİLERE SOYKIRIM…
Sanliurfa.com yazarı Fatih Kaya Ermeni Soykırım İddialarını köşesine taşıdı.
Güncel
24 Nisan 2016 - 16:09
İlginizi Çekebilir