Bugün gülen birini yarın çökmüş görmek sizi şaşırtıyor mu?
Bir insan hem enerjik hem de depresif olabilir mi?
Yanıt: Evet. Ve bunun adı bipolar bozukluktur.
Toplumda hâlâ “dengesiz”, “çıldırmış”, “kendini bilmez” gibi yakıştırmalarla anılan bu rahatsızlık, aslında oldukça sistematik, tanımlı ve anlaşılabilir bir ruhsal bozukluktur. Ancak anlamak, yargılamaktan daha çok emek ister. Şimdi gelin, bu inişli çıkışlı zihinsel fırtınayı birlikte tanıyalım.
---
Bipolar Nedir?
Bipolar bozukluk, kişinin ruh halinin aşırı uçlarda dalgalandığı bir duygudurum bozukluğudur. En basit tanımıyla; mani (taşkınlık, aşırı özgüven, enerjik hâl) ve depresyon (çöküntü, isteksizlik, yorgunluk) dönemleriyle kendini gösterir. Bu iki uç, bazen haftalarca bazen aylarca sürebilir.
---
1. Mani Dönemi (Taşkınlık)
Bu dönem genelde kişinin kendini çok iyi hissettiği, hatta kendini tanrı gibi gördüğü bir evredir. Ancak dışarıdan bakıldığında rahatsız edici olabilir çünkü:
Aşırı özgüven ve benmerkezcilik vardır.
Sürekli konuşma, yerinde duramama, düşünce sıçramaları gözlenir.
Uyku ihtiyacı azalır. 2 saat uykuyla bile enerjik kalabilir.
Tehlikeli kararlar alınabilir: gereksiz harcamalar, cinsel riskler, işten ayrılmalar...
Kendisini eleştiren kişilere karşı aşırı tahammülsüz olabilir, hatta saldırganlaşabilir.
Bu dönem dışarıdan “çok mutlu”, “çok yaratıcı”, “canlı” görünür ama aslında beynin freni bozulmuştur.
---
2. Hipomani Dönemi (Yükselmiş Hâl, Ama Kontrol Sürer)
Maninin daha hafif halidir. Kişi hâlâ enerjik, konuşkan ve özgüvenlidir ama çevresini rahatsız edecek düzeyde değildir. Genellikle yaratıcı süreçlerde ya da sosyal ilişkilerde başarı gibi algılanabilir. Ne yazık ki bu evre, çoğu zaman “hasta değilim, iyiyim” savunmasıyla tedavi reddine yol açar.
---
3. Depresyon Dönemi (Çöküş)
Bir zamanlar uçan o kişi artık yere çakılmıştır:
Sürekli yorgunluk ve halsizlik
Umutsuzluk, hayattan tat alamama
İntihar düşünceleri (özellikle mani sonrası çöküşlerde çok yüksektir)
Konsantrasyon kaybı, sosyal ilişkilerden uzaklaşma
Uyku ve iştah bozuklukları (azalabilir ya da artabilir)
Bu dönem en çok yanlış anlaşılan evredir çünkü “hani çok iyiydin?”, “numara mı yapıyorsun?” gibi tepkilerle kişi yalnızlaştırılır.
---
4. Karma Dönem (Zihin Yangını)
Bipolar bozuklukta bazen kişi hem manik hem depresif belirtileri aynı anda yaşayabilir. Bu, bir psikolog için en tehlikeli dönemdir çünkü:
Kişinin enerjisi vardır ama bu enerjiyi kendine zarar vermek için kullanır.
Hem ağlar hem bağırır.
Hem umutsuzdur hem öfkelidir.
Düşüncelerini toparlayamaz, ama durmadan konuşur.
Bu dönem en çok intihar ve şiddet riski barındıran evredir.
---
Peki Neden Bu Kadar Tehlikeli?
Çünkü bu bozuklukla yaşayan biri çoğu zaman hasta olduğunu kabul etmez.
Çünkü çevresindekiler onun ruh halini anlamakta zorlanır.
Ve çünkü çoğu zaman tedavi bırakılır, ilaçlar kullanılmaz.
Bipolar bozukluk tedavi edilebilir. Ancak düzenli ilaç kullanımı, psikoterapi ve çevresel destek olmadan bu inişli çıkışlı döngü kırılmaz.
Psikoloğun Can Güvenliği:
Bir psikolog, danışanıyla empati kurmak ister. Ama bazı vakalarda bu sadece psikolojik bir yük değildir.
Mani dönemindeki bir danışan, gerçeği değerlendirme yetisini kaybettiğinde; tehdit, hakaret, fiziksel saldırı ihtimali artar.
Psikoloğun görevi anlamak ve yardımcı olmaktır; ancak bu, kendi canını tehlikeye atmak anlamına gelmez.
Birini “dengesiz” diye etiketlemek kolaydır.
Ama o kişinin zihin içinde yaşadığı fırtınayı anlamak…
İşte bu gerçek insani bir çabadır.
– Psikolog Hüseyin ÖZYAVUZ