Boşuna dememiş atalarımız. Akıllı her kişi dünyadaki nimetlerin en değerlesinin sağlık olduğunu bilir. İnsanoğlunun yaşamının başlangıcından beri sağlıkla yaşamın bir kıymet kazandığını öğrenmiş ve bu süreç boyunca hem bedenin hemde ruhun hastalıklarla mücadelesine yardımcı olmak için tıp alanında her geçen gün yeniliklerine yenilerini kazandırmıştır.
Bir nefesin sağlıkla teneffüs edilmesinin kıymetini çoğu zaman çok geç anlamışızdır. Hastalıkla öncelikli problem kişinin kendisine düşmesiyle birlikte belli bir noktadan sonra kendimizi beşeri hekimlerin ellerine bırakmak zorundayız.
2019 sonlarında Çin de başlayan ve hızla tüm dünyaya yayılan Covit 19 virüs belasını her ülke yaşamaya başladı. Dünyada bu güne kadar yaklaşık 188 milyon hasta ve buna karşın iyileşen vaka sayısı olarak 172 milyon kişi olduğu, yaklaşım 4 milyonun üstünde insanin öldüğü düşünülünce hastalığın boyutlarını kestirebiliriz. Dünyada bı hastalıktan ölen sağlıkçı satısının 7 bin üzerinde olduğunu açıklayan Dünya sağlık örgütü hastalığın yayılımının hızlı ve kolay olması özellikle sağlık çalışanlarını risk altında tutmaya sebep olmuştur.
Ülkemizde de gerekli önlemlerin alınmasına rağmen kısa zamanda tüm yırtta etkisi göstermeye başlayan hastalığa karşı , tedavisi bulunmayan virüsün ölümcül etkilerini en aza , hayata tutundurmaya çalışan kahraman sağlıkçılarımızın hakkı ödenmez hale gelmiştir. Bu hastalık la mücadele herhangi bir hastalık gibi olmayıp bulaşıcı yönüyle sağlık çalışanlarını tehdit ederek , pandeminin ilk günlerinde hekimlerimizi başta olmak üzere hemşire ve diğer sağlık çalışanlarımızı kaybetmeye başladık. Bu anlamda ilk kaybettiğimiz Prf dr Cemil Taşçıoğlu olmak üzere onlarca hekim , hemşire ve diğer sağlık çalışanlarımıza Allah tan rahmet geri kalanlarına baş sağlığı diliyorum. Bilindiği üzere ülkemizde yaklaşık 165 bin doktor 200 bin kadar hemşire ve 175 bin kadar diğer sağlık çalışanı olan yaklaşık 540 binlik bir sağlık ordumuz ile covit 19 hastalığına karşı amansız bir mücadele sergilediler, sergiliyorlar. İnanılmaz özveri ve gayretle günler aylarca ailelerinden uzakta tecrit ve karantina altında çalışan sağlık ordumuza ne kadar teşekkür etsek azdır.
Bu pandemi sürecinde en yakınlarımıza bile sarılamazken tüm vatandaşların en zor anlarında onlarla yakın temas ve tedavi süreçlerini titizlikle takip eden sağlık çalışanlarımızı başta hekimlerimize çok teşekkür etmek istiyorum. Ayırt etmeksizin hemşire ve diğer sağlık çalışanlarımıza da sonsuz teşekkürlerimizi sunmak istiyorum. Aslında bu teşekkürü Türk milleti adına dile getirmek isterim ki her vatandaşımızın tereddütsüz hem fikir olduğu konu olan sağlık çalışanlarımızın özverili çalışmalarına olan takdirleridir.
İyiki varsınız ...
Atatürk ün veciz sözü ile yazımı bitirmek isterim;
“ Beni Türk hekimlerine emanet ediniz”