+
Peygamber Efendimiz, “Sizden her kim bir kötülük görürse onu eliyle düzeltsin, gücü yetmezse diliyle düzeltsin, buna da gücü yetmezse kalbiyle buğzetsin. Bu ise imanın en zayıf hâlidir” diyerek ümmetini ikaz etmiştir.
Geçtiğimiz Şubat ayında hayata gözlerini yuman mütefekkir Alev Alatlı, 2014 yılında tarihe geçen meşhur konuşmasında şunları söylemiştir:
"Aslolan helalleşmek olmalıdır. Helalleşmek mahkemede dava kazanmaktan daha üstün olmalıdır. Çünkü her yasal olan hak helal değildir ve olamaz. İflas eden kardeşinizin haraç mezat satışa çıkan evini satın almanız yasal hakkınız olabilir ama helal değildir. Raf ömrünü uzatmak için ekmeğin içine kanserojen madde koyan fırıncının yaptığı, formülü ambalajın üzerine koyduğu sürece yasaldır; dolayısıyla suçsuzdur ama helal değildir."
Mekânı cennet olsun; buradan bir kez daha kendisini rahmetle ve saygıyla anıyorum.
Daha önceki aylarda yazdığım köşe yazılarımda, 31 Mart Mahalli seçimlerine denk gelen ramazan ayı öncesinde ve sonrasında, genelde ilimizde belediyelerin bütçesinden mevzuata uydurularak milyonlarca liranın harcandığını dile getirmiştim. Hatta Emlakçılar Odası'nın 22 Şubat 2024 tarihindeki yemekli toplantısını örnek vererek, Tahir Başkan’ın belediyeye ait Antikkapı tesislerinde, Fatma Başkan’ın ise genelde açık alanlarda yemekli toplantılar ile iftar yemekleri tertip ettiğini belirtmiştim.
Yine Fatma Başkan’ın, İslami kesimin oylarını alabilmek için kapı kapı dolaşarak, hatta cami önlerinde bile tespih, takke, Yasin-i Şerif kitapçığı, tülbent vs. dağıtarak halkın dini duygularını kullanıp İslami kesimin oyunu almaya çalıştığını ve bu propaganda yönteminin CHP açısından dini istismar etmek anlamına bile gelebileceğini, bunun etik olmadığını vurgulamıştım.
Hal böyleyken, geçtiğimiz hafta Başkan Hürriyet, mülkiyeti İzmit Belediyesi'ne ait olan ve kira sözleşmeleri biten işletmelerle ilgili, aslında haklı fakat usul ve üslup açısından hoş olmayan bir üslupla ilimizdeki gazetelere servis edilen yazılı açıklamasında, kendilerine hak veren gazeteciler için “Haklı olduğumuzu anlayanlara ve dürüstçe yazabilenlere selam olsun” diyerek, Demokrat Kocaeli Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Sayın Mevlüt Soysal dışındaki gazetecilerin dürüst olmadığını ima etmiş ve dürüst olanlara selam yollamıştır.
Ben de "Ve aleykümselam" diyerek, Fatma Başkan’ın selamını alayım. Madem konu dürüstlük noktasına geldi, bu bağlamda ben de soruyorum:
1. )Büyükşehir Belediyesi ve İzmit Belediyesi, 01 Ocak 2024 ile 31 Mart 2024 tarihleri arasında, gerek yemekli, gerek yemeksiz olsun, ya da iftar yemeği adı altında kaç adet etkinlik düzenlemiştir? Bu etkinlikler için toplamda ne kadar harcama yapılmıştır?
2. )Düzenlenen bu etkinlikler ve dağıtılan promosyonların (tespih, takke, gül suyu, tülbent, Yasin-i Şerif ve diğer materyaller) paraları nereden karşılanmıştır? Şayet belediye bütçesinden karşılanmış ise, hangi gider kaleminden karşılanmıştır?
3. )2023 yılı ile 2024 Ramazan aylarını mukayeseli olarak, şeffaf ve hesap verebilir belediyecilik ilkesi gereği dürüstçe açıklasınlar. Kamuoyu da bilsin; hangi belediye ne kadar hayır işlemiş, bilmek vatandaşın hakkı değil midir?
Biliyorum, açıklayamazsınız! Açıklama yapsanız da mevzuata ve kılıfına uydurulmuş, "kopyala-yapıştır" diyebileceğimiz genel açıklamalar yapacağınızı tahmin ediyorum. Son bir yılda CİMER'in onlarca kopyala-yapıştır diyebileceğimiz matbu cevabına muhatap oldum; bir nevi antrenmanlı sayılırım. Yine de bir kez daha CİMER aracılığıyla bilgi edinme hakkı kanunu kapsamında ilgili belediyelere sordum. Belediye yetkilileri olarak siz dürüstçe açıklamazsanız, bana verilecek (şayet verilirse) cevapları buradan kamuoyuna açıklayacağım.
Kıymeti ölünce anlaşılan rahmetli Erbakan Hoca'nın dediği gibi, "Sizi gidiler sizi..."
Selam ve Saygılarımla.
