Siyaset (ideolojik) okuryazarlığı olanlar özellikle eski kuşaklar Nazım Hikmet ve Abidin Dino'nun kim olduğunu bilirler. Abidin gençlik yıllarında Nazım’la tanışmış bir karikatürist, Nazım ise şair ve yazardır.
İkisinin yolları bir gün Paris'te kesişmiş, Nazım Hikmet ve çok sevdiği eşi Vera, Paris’te bir otel odasında kalmaktayken gecenin bir yarısı eline kağıdı kalemi almış, eşi Vera’ya “Saman Sarısı” adlı meşhur şiirini yazmıştır. Nazım o gece eşine ithafen yazdığı “Saman Sarısı” adlı şiirinin içerisinde Abidin Dino'ya ithafen,
Sen mutluluğun resmini yapabilir misin Abidin?
İşin kolayına kaçmadan ama,
Gül yanaklı bebesini emziren melek yüzlü anneciğin resmini değil.
Ne de ak örtüde elmaların,
Ne de akvaryumda su kabarcıklarının arasında dolanan kırmızı balığınkini,
Sen mutluluğun resmini yapabilir misin Abidin.” diyerek bir çağrıda bulunmuştur.
Esasında Nazım’ın da Dino’dan bir resim beklentisi yoktur. O da biliyordu yakın arkadaşının ona vereceği cevabı, tabi ki Abidin Dino mutluluğun resmini çizmedi.
Sen mutluluğun resmini yapabilir misin Abidin?” sorusuna resimle değil de, Nazım gibi şiirle cevap vererek “Buna ne tual yeter di, ne boya” diye karşılık vererek mutluluğun bir kare resim ile ifade edilemeyeceğini söylemiştir.
Peki mutluluk nedir o halde?. Mutluluk göreceli bir kavramdır.
Mutluluk en genel tabiriyle bireyin hayatında istediklerini elde etmesi, başarıyı yakalaması ve sevdikleriyle birlikte olması demektir.
Türk Dil Kurumuna göre mutluluk, kişinin herhangi bir şeyin eksikliğini hissetmemesi ve arzuladığı şeylere sahip olması demektir.
Türkiye İstatistik Kurumu her yıl ülke çapında Yaşam Memnuniyeti Anketi yapar. 2024 yılında TÜİK'in yayınladığı Yaşam Memnuniyeti Anketi verilerinde Türkiye'nin en mutlu ilk 10 İl sıralamasında maalesef Şehr-i Kocaeli yok.
Kocaeli Büyükşehir Belediyesi 2022 yılına kadar Çalışınca Oluyor sloganını, 2022 yılından itibaren ise "Mutlu Şehir Kocaeli “sloganını kullanmaya başlamıştır. Şehr-i Kocaeli'nin görünür yerlerine "Mutlu Şehir Kocaeli" logolu tasarımlar ile yerleştirdiler, nerdeyse tüm araçlarda ve reklam billboardlarında “Mutlu Şehir Kocaeli” yazılarını sıkça görür olduk.
Günümüzde birçok belediye hizmet ve sosyal belediyecilikten, Sosyal. MedyaBelediyeciliğine, son olarakta Algı Yönetimi de diyebileceğimiz PİAR çalışmalarına ağırlık vermeye başladılar.
Kitle iletişim araçları ve sosyal medyanın popülerliğinden istifade edilerek algıyı yönetiminin, olgu yönetiminden daha kolay olmasından dolayı belediyeler algı ve piar çalışmalarına ağırlık verir hale gelmişlerdir.
Günümüzde Belediye Başkanlarının birçoğu zamanlarının önemli bir bölümünü sosyal medya olanaklarıyla belediye hizmetlerini tanıtmaya, PİAR çalışmalarıyla seçmenlerini konsolide etmeye çalışmaktadır.
Sosyal medya portallarına şöyle bir göz gezdirin, fotoğraflara ve yazılı metinlere bakın hepsi profesyonelce hazırlanmıştır. Artık belediye başkanları dolaşırken fotoğrafçıları, iletişim uzmanlarını, PİAR ve sosyal medya uzmanlarını yanlarından ayırmaz olmuşlardır.
Kocaeli şehri mutlu değil. Mutlu olanlar tuzu kuru olan ve sistemden beslenen, herhangi bir şeyin eksikliğini hissetmeyen, arzuladığı şeylere sahip olan, kutlu davanın adaletçi değil, kalkınmacı zihniyetli sözde kutsal yürüyüşçüleridir.
Peki kim bu kutlu davanın, yürütücüleri,
Mutlu şehrin, mutlu insanlarına genel manada ben bir kaç örnek vereyim.
Sürekli aynı ballı ihaleleri almayı alışkanlık haline getirenler,
ıspanaklı bonfileyi sevenler,
reklam pastasından büyük pay alan gazeteciler,
tüyü bitmemiş yetimin hakkını yiyenler,
geçtiğimiz ramazan ayı boyunca iftar etkinlikleri adı altında iftar verenler
ve buralarda boy göstererek seçilenler,
devlet hazinesinden çeşitli nam ve adlarla usulüne uygun nemalananlar,
bilumum yalakalar,
yandaşlar,
işbirlikçiler,
takiyyeci kişi ve kuruluşlar
Mutlu Şehir Kocaeli' de hallerinden gayet memnun ve mutlular.
.