Daha okuma yazma bilmediği yaşlarda doktor olan anne ve babası çok çalıştığı için, ağabeyi ile birlikte onlara yemek hazırlamaya başlayan Refika Birgül'ün yüksek bir IQ'ya sahip olduğu tespit edilmiş.
3 basamaklı rakamları kafasında hesaplayabilen Birgül'ün, ailesi de ona küçük bir IQ testi yapan öğretmeni de Robert Kolej'e girmesi konusunda hemfikir olmuşlar. Sınavlara hazırlanıp Robert Kolej'e girmeyi başarmış. Sayısal derslerde üstün zekasının bir getirisi olarak başarılı olan Birgül, disleksi problemi nedeniyle sözel derslerde problem yaşamış.
Disleksinin etkisiyle alfabeyi doğru düzgün okuyamazken, sayısal zekası sayesinde ise fizik ve matematiği birleştirerek dünyanın oluşumuna alternatif bir teori sunan dans koreografisi yazan Birgül, herkesi kendine hayran bırakmış. Üstelik sadece lise birinci sınıf öğrencisiyken.
İşte o zaman okulun Amerika'dan gelen Harvard'lı müdürü ve öğretmenleri onu Amerika Birleşik Devletleri'ne Harvard Üniversitesi'ne göndermek istemişler. Sınavsız bir şekilde Harvard yolu açılmışken babası buna karşı çıktığı için gidememiş. Çünkü babası "Biz bu çocuğu Amerika'ya değil, ülkesine hizmet etsin diye yetiştirdik." düşüncesindeymiş. Hatta annesi de aynı düşünce yapısına sahipmiş.
Armağan Çağlayan'ın "Harvard'a gitmek ister miydiniz?" sorusuna Birgül "İsterdim tabii. İsterdim. Çünkü şeyi biliyorum bugün hala ne yazık ki öyle Armağan Bey! Mesela, kitabım ilk çıktı MOMA'da sergilendi. Hatta burada kimse yüzüne bakmazken onlar seçip beğendiler Amerika'ya gitti. Amerika'ya herhangi bir şey için gittiğimde, her şey çok rahat oluyor. Onlar, sizin içinizdeki ışığı parlayan şeyi gördüklerinde alıyor ve böyle ellerinin avuçlarının içinde tutuyorlar. Bu artı tarafı.
Fakat tabii ki şu var, 41 yaşında şu anki Refika olarak söyleyebilirim ki, iyi ki memleketimde kalmışım, iyi ki buradayım. Fakat Amerika'ya gitseydim mutlaka bir bilim insanı olurdum ben. Bir şeyleri keşfediyor olabilirdim. Matematik teorilerim olurdu. Fizikle ilgili bir şeylerim olurdu. Belki Elon Musk gibi uzayla ilgilenirdim. Çünkü o tip şeyler benim için sokakta yürümek kadar rahat. Matematiksel şeyler." şeklinde cevap veriyor.
Röportajın tamamını aşağıdaki videodan izleyebilirsiniz.
KAYNAK: 196Sekiz
3 basamaklı rakamları kafasında hesaplayabilen Birgül'ün, ailesi de ona küçük bir IQ testi yapan öğretmeni de Robert Kolej'e girmesi konusunda hemfikir olmuşlar. Sınavlara hazırlanıp Robert Kolej'e girmeyi başarmış. Sayısal derslerde üstün zekasının bir getirisi olarak başarılı olan Birgül, disleksi problemi nedeniyle sözel derslerde problem yaşamış.
Disleksinin etkisiyle alfabeyi doğru düzgün okuyamazken, sayısal zekası sayesinde ise fizik ve matematiği birleştirerek dünyanın oluşumuna alternatif bir teori sunan dans koreografisi yazan Birgül, herkesi kendine hayran bırakmış. Üstelik sadece lise birinci sınıf öğrencisiyken.
İşte o zaman okulun Amerika'dan gelen Harvard'lı müdürü ve öğretmenleri onu Amerika Birleşik Devletleri'ne Harvard Üniversitesi'ne göndermek istemişler. Sınavsız bir şekilde Harvard yolu açılmışken babası buna karşı çıktığı için gidememiş. Çünkü babası "Biz bu çocuğu Amerika'ya değil, ülkesine hizmet etsin diye yetiştirdik." düşüncesindeymiş. Hatta annesi de aynı düşünce yapısına sahipmiş.
Armağan Çağlayan'ın "Harvard'a gitmek ister miydiniz?" sorusuna Birgül "İsterdim tabii. İsterdim. Çünkü şeyi biliyorum bugün hala ne yazık ki öyle Armağan Bey! Mesela, kitabım ilk çıktı MOMA'da sergilendi. Hatta burada kimse yüzüne bakmazken onlar seçip beğendiler Amerika'ya gitti. Amerika'ya herhangi bir şey için gittiğimde, her şey çok rahat oluyor. Onlar, sizin içinizdeki ışığı parlayan şeyi gördüklerinde alıyor ve böyle ellerinin avuçlarının içinde tutuyorlar. Bu artı tarafı.
Fakat tabii ki şu var, 41 yaşında şu anki Refika olarak söyleyebilirim ki, iyi ki memleketimde kalmışım, iyi ki buradayım. Fakat Amerika'ya gitseydim mutlaka bir bilim insanı olurdum ben. Bir şeyleri keşfediyor olabilirdim. Matematik teorilerim olurdu. Fizikle ilgili bir şeylerim olurdu. Belki Elon Musk gibi uzayla ilgilenirdim. Çünkü o tip şeyler benim için sokakta yürümek kadar rahat. Matematiksel şeyler." şeklinde cevap veriyor.
Röportajın tamamını aşağıdaki videodan izleyebilirsiniz.
KAYNAK: 196Sekiz