Texas Hristiyan Üniversitesi (TCU) tarafından gerçekleştirilen çalışmada fiziksel çekicilik ile bağışıklık sistemi arasında ilişki keşfedildi.
Proceedings of the Royal Society B dergisinde yayınlanan çalışmada, üniversitede öğrenci olan veya civar bölgelerin sakinleri arasından 159 katılımcı incelendi.
Çalışmada; psikiyatrik hastalık veya kronik depresyon öyküsü bulunmayan, obez olmayan, akut hastalıkları bulunmayan, hormonal kontraseptif kullanmayan, steroidal ve antiinflamatuar ilaçlardan uzak duran ve spor yapanlara öncelik tanındı.
Katılımcılardan kan testi istenirken, teste tabi olan kadınların regl döneminde olmadığı belirtildi.
Bununla beraber çalışma sırasında katılımcıların fotoğrafları çekildi ve duygu belirtmeyen bir yüz ifadesi oluşturmaları istendi.
Daha sonra boyları ve ağırlıkları ölçüldü ve 85 mililitre kanın yanı sıra eksi 80 derecede dondurulan plazma da toplandı.
İkinci aşamada, deneklerin yüz çekiciliğini değerlendirmek için Amazon'un Medical Turk anket barındırma platformu aracılığıyla 482 katılımcı seçildi. 7 fotoğraf teknik hatalardan dolayı çıkarıldı ve 152'si değerlendirmeye alındı.
Sonuçlar, fiziksel olarak alımlı deneklerin daha yüksek fagositoz (bir hücrenin yabancı partikülleri yutmak için kullandığı plazma zarı) oranlarına sahip olduğunu, daha düşük nötrofil beyaz kan hücresi, daha yüksek doğal öldürücü hücre sitotoksisitesi ve plazmada daha yavaş Staphylococcus aureus büyüme oranlarına sahip olduğunu gösterdi.
'Yüz çekiciliği ile bağışıklık işlevi arasında bir ilişki olma olasılığı yüksek'
Çalışmada, "Mevcut araştırmanın sonuçları; yüz çekiciliğinin, kişinin özellikle bakteriyel tehditlerle verimli bir şekilde mücadele etme kabiliyetinin yüksek olduğuna ilişkin içgörüler sağlayabileceğini gösteriyor. Gelecekteki araştırmalarda bu sonuçların sınanması gerekmesine rağmen mevcut araştırma, yüz çekiciliği ile bağışıklık işlevi arasında bir ilişkinin var olma olasılığının yüksek olduğunu öne sürüyor." denildi.
Araştırmacılar, "Pürüzsüz ten, belirgin elmacık kemikleri, parlak gözler ve dolgun, kırmızı dudaklar gibi nitelikler, yazılı insanlık tarihi boyunca çekici olarak kabul edildi." dedi.
Doğuştan gelen bağışıklığın birçok yönünün genetik faktörlerden güçlü bir şekilde etkilendiğini vurgulayan araştırmacılar, fiziksel çekiciliğin de bağışıklık konusunda etkili olduğunu ve durumun cinsiyete göre değişkenlik gösterdiğini kaydetti.
Proceedings of the Royal Society B dergisinde yayınlanan çalışmada, üniversitede öğrenci olan veya civar bölgelerin sakinleri arasından 159 katılımcı incelendi.
Çalışmada; psikiyatrik hastalık veya kronik depresyon öyküsü bulunmayan, obez olmayan, akut hastalıkları bulunmayan, hormonal kontraseptif kullanmayan, steroidal ve antiinflamatuar ilaçlardan uzak duran ve spor yapanlara öncelik tanındı.
Katılımcılardan kan testi istenirken, teste tabi olan kadınların regl döneminde olmadığı belirtildi.
Bununla beraber çalışma sırasında katılımcıların fotoğrafları çekildi ve duygu belirtmeyen bir yüz ifadesi oluşturmaları istendi.
Daha sonra boyları ve ağırlıkları ölçüldü ve 85 mililitre kanın yanı sıra eksi 80 derecede dondurulan plazma da toplandı.
İkinci aşamada, deneklerin yüz çekiciliğini değerlendirmek için Amazon'un Medical Turk anket barındırma platformu aracılığıyla 482 katılımcı seçildi. 7 fotoğraf teknik hatalardan dolayı çıkarıldı ve 152'si değerlendirmeye alındı.
Sonuçlar, fiziksel olarak alımlı deneklerin daha yüksek fagositoz (bir hücrenin yabancı partikülleri yutmak için kullandığı plazma zarı) oranlarına sahip olduğunu, daha düşük nötrofil beyaz kan hücresi, daha yüksek doğal öldürücü hücre sitotoksisitesi ve plazmada daha yavaş Staphylococcus aureus büyüme oranlarına sahip olduğunu gösterdi.
'Yüz çekiciliği ile bağışıklık işlevi arasında bir ilişki olma olasılığı yüksek'
Çalışmada, "Mevcut araştırmanın sonuçları; yüz çekiciliğinin, kişinin özellikle bakteriyel tehditlerle verimli bir şekilde mücadele etme kabiliyetinin yüksek olduğuna ilişkin içgörüler sağlayabileceğini gösteriyor. Gelecekteki araştırmalarda bu sonuçların sınanması gerekmesine rağmen mevcut araştırma, yüz çekiciliği ile bağışıklık işlevi arasında bir ilişkinin var olma olasılığının yüksek olduğunu öne sürüyor." denildi.
Araştırmacılar, "Pürüzsüz ten, belirgin elmacık kemikleri, parlak gözler ve dolgun, kırmızı dudaklar gibi nitelikler, yazılı insanlık tarihi boyunca çekici olarak kabul edildi." dedi.
Doğuştan gelen bağışıklığın birçok yönünün genetik faktörlerden güçlü bir şekilde etkilendiğini vurgulayan araştırmacılar, fiziksel çekiciliğin de bağışıklık konusunda etkili olduğunu ve durumun cinsiyete göre değişkenlik gösterdiğini kaydetti.