Yaklaşık 11 saat süren yorucu uçak yolculuğunun ardından Newyork JFK Havalimanında bavulları almak ve dışarı çıkmak o kadar kolay ki Amerika sizi girişte rahatlatıyor.
Aslında ABD’ye giriş son yıllarda kolaylaştı. Sizi davet eden biri varsa 1 günde vizeniz hazır. Amerika’da yığılmaları önlemek için her ülkenin havalimanında gerekli kontroller yapılıp uçağa alınıyor. Türkiye’de GÖZEN firması da başta ABD olmak üzere İngiltere Kanada ve Almanya gibi ülkelerin güvenliğini Türkiye’de sağlıyor. Amerika’da o kadar çok insana ihtiyaç var ki, kafasını çalıştıran ne iş yapsa tutar.
KURALLAR ÜLKESİ ABD
Amerika’da eğitim aileden değil okulda başlıyor. Bize uygulamaları çok anlamsız geliyor. Orada aile bırakın çocuğunu dövmesini, hakaret bile edemez. Çok özgür olarak bilinen ülkede devlet üst kimlik. Özellikle Yurtdışında ülkesinde zulüm görmüş, sıkıntı çekmiş ne kadar insan varsa ABD onlar için umut kapısı olmuş.
ABD’ye meteliği olmadan gelen ve kurallara uyarak çalışan herkes zengin olmuş. Ama vergi kaçırmak büyük suç. Okula başlayan çocuk ağır disiplin kuralları içinde eğitim görüyor. Kendine zarar vermek önemsiz olsa da, okulun kuralını çiğnemek için ağır cezalar var. Ama okul kuralları dışında uyuşturucu yaşı 9-10 yaşına kadar düşmüş. ABD’liler, devlet okuluna çocuklarını göndermiyor. Çocukların hayatlarını da disiplin altına alan okulları tercih ediyor. Katolik okulları Türklerinde talep ettiği okullar. Türk özel okulları da Gülen Cemaatinin okulları oldukça iyi. Ama Türkiye’de ki cemaat hükümet kavgasından onlarda yara almış. Bir çok Türk çocuğunu o okullara göndermek istemiyor. Gerekçeleri ise “Çok Pahalı.”
Bizde uygulanmayan fakat Amerika’da ağır cezası olan Trafik kuralları bu ülkede çok önemli. Herkesin şeridi var. Sağa dönecekler için sağa dönüş çizgisi bulunan şeritte, sola dönecekler sola dönüş çizgisi bulunan şeritti.
POLİS GENİŞ YETKİYE SAHİP!
Bizde Polisi dövenler bile hafif cezalarla kurtulurken, Amerika’da herkes Polisten çok korkuyor. Bize anlamsız gelen Polisin adam öldürmesi orada normal karşılanıyor. Amerika’da araba kullanmaya başladığım sırada ilk öğretilen şey; line (şeritlere) dikkat et. Hangi tarafa döneceğini önceden kestir ve arabayı ona göre kullan. Kendi şeridinden git. Hata yapınca Polis görebilir. Görünce sirenlerini ve tepe lambasını çalıştırıp peşine düşerse sakın kaçma.
Kenara çek ellerini direksiyonun üstüne koy. Sakın torpido gözüne veya ellerini ceplerine koyma. Seni vurursa keseden gidersin. Otomobili kenara çek ve arabadan inme. Akşam karanlık ise iç lambanı aç seni görecek şekilde bekle. Onun vereceği talimatları uygula. Bunun dışında hareketin canına mal olabilir.
MAFYA ÇEK SENET TAHSİLATI DEĞİL GECE KLUBÜ İŞLETİYOR
Çoğunluğu İtalyalı, Amerikan mafyası Türkiye’de olduğu gibi çek senet tahsilatı yapmıyor. Uyuşturucu ve Kara Para trafiği mafyanın kontrolünde.
Mafya sıradan vatandaşlarla uğraşmıyor. Daha doğrusu uğraşamıyor. Polis hemen enselerinde. Yine de vatandaşlarda onlara bulaşmak istemiyor.
Zengin lüks semtlerde oturan Mafya babaları daha çok yurtdışındaki kara parayı kontrol ediyor. Gece kulüpleri gibi eğlence mekanları bu tür mafyanın elinde. Amerika’ya vergisini veriyor. Bu nedenle ülkede huzur içinde yaşıyor. Zaman zaman mafya içinde yaşanan hesaplaşmalar çok kanlı oluyor.
EN ZENGİNLERİ YAHUDİLER
Amerika’da çok özgür olan Yahudiler, 2 Dünya savaşı başlamadan bu ülkeye gelmeye başlamış. Newyork’un ünlü Manhattan da ki işyerlerinin bir çoğu Yahudilerin mülkü. Diğerleri ise Ermenilerin, Rusların, İtalyanların, İspanyolların. Yahudiler çok zengin olmasının yanında çok cimridir. O kadar zengin olmalarına karşı bir malı 1 cent (Yaklaşık 20 kuruş) ucuz alabilmek için metrelerce kuyruğa girerler. Amerika’da cimrilik üzerine yazılmış tüm hikaye ve fıkralarda mutlaka bir Yahudi vardır.
Yahudiler günlük yaşamda hemen fark edilebiliyor. Çok temiz ve tertipli giyim tarzları ile hemen belli ediyor. Erkekler geniş fötr şapka ve uzun sakal, yanlardan sallanan püskül siyah elbise. Kadınlar ise daha ilginç, bazıları başörtülü. Anadolu kadınının örtüm şekli gibi. Başörtülü olmayanlar ise saçını kazıtıp peruk takıyor. Peruğun üstünde bir kurdela. Zaten Yahudi kadınları birbirine benziyor. Çünkü Yahudilikte anne Yahudi değilse Hristiyan veya diğer dinlere mensup dışarıdan biri Yahudi olamıyor. Rusya’da ve diğer ülkelerde Yahudilerin şekilciliğini İsrail ve Amerika’dan başka ülkede göremezsiniz. Yahudiler Amerika’da hızla artıyor. Her Amerikalının evinde 1-2 çocuk bulunurken, 8-10 çocuklu Yahudi aileler Amerika’da çok yaygın. Yahudiler Amerika’da her alanda üstün. Kendilerine özgü okulları, yemekleri, sosyal faaliyetleri var. Dünya’da sayıları az olmasına rağmen başta Havayolları şirketleri olmak üzere, bir çok sektörde özel yemeklerinden tutunda ibadet alanları bile mevcut.
ERMENİLER TÜRKİYE’DEN GİTMİŞ
Amerika’da en güçlü lobilerden biri olan Ermenilerin çoğu Elazığ Harput’tan gitmiş. Bir çoğu Türkçe konuşuyor. Türklerle karşılaştıklarında Türk olduklarını ifade ediyorlar. Ama Ermeni Lobisine destek veriyorlar. Amerika’da en zenginler arasında olan Ermeniler Senatoda da güçlü. Adayların çoğu Ermenilerden onay almasa Senatör olamıyor. Ermeni Diasporası Amerika’da okullarda ders olarak okutuluyor. Türklerin bu ülkede azınlıkta olması Ermenilerin ellerini güçlendiriyor. Amerika’nın ticaretine yön verenlerin çoğu Ermeni işadamlarıdır. Ermeniler Her yıl düzenledikleri Soykırım günü için fert fert destek olurken, Ne yazık ki Türklerin Türk Günü Yürüyüşüne Türkiye büyük destek veriyor. Orada Türkler bölük pörçük. Her yerde olduğu gibi Amerika’da Türklerin bir Lidere ihtiyacı var.
1.Dünya Savaşı sonrası Amerika’ya göçen Ermeniler, Newyork’ta zengin bölgelerde oturuyor. Ticaret ve Sanat dünyasının önemli isimleri Ermenilerden oluşmakta.
CEMAAT AMERİKA’DA ÇOK GÜÇLÜ
Türkiye’de kan kaybeden Gülen Cemaati Amerika’da çok güçlü. Türklerle bağını güçlendirmek için canla başla çalışan cemaat üyeleri bulundukları mahallelerde herkesle ilişkilerini iyi tutmaya çalışıyor.
Cemaat üyesi kadınlar yemek yaparak komşularına dağıttığı gibi çocukları ve gençleri sohbetlerine davet ediyor. Yaz kursları açarak çocukları diğer cemaatlerden daha iyi eğiten Gülen cemaati, Hükümetle girdiği kavga sonrası Türklerden beklediği ilgiyi bulamadı. Cami olarak kullandıkları Kültür merkezlerine giden gelen Türkler son zamanlarda azaldı. Buna rağmen maddi olarak ve siyasi olarak Amerika’da çok güçlüler. Amerika’da Türkler, ABD basınında çıkan başta Erdoğan olmak üzere Ak Parti ve Türkiye ile ilgili olumsuz haberlerin kaynağının Cemaat olduğunu düşünüyorlar. “Çünkü o kadar çok fazla bilgiyi Amerikalı gazetecinin bilmesine imkan yok.” diyorlar.
Amerika’da herhangi bir cemaate bağlı olmayan Türkler’in çocukları Amerikalı gibi yaşıyor. Bir çoğu Türkçe’yi düzgün konuşamazken, bazı aileler ise çocuklarına 2 isim veriyor. biri Amerikan diğeri Türk. Örneğin Zeynep Jeyda, Mike Mehmet gibi. Amerikalılarla Amerikan isimlerini Türklerle Türk isimlerini kullanan çocukların bir çoğu hiç Türkiye’ye gelmemiş.
Amerika’da aktif olan cemaatler arasında yer alan Süleymancılar, gençlere ve çocuklara kuran dersi veriyor. Birkaç camide etkili olan Süleymancılar diğer Müslüman gruplardan da destek görüyor. Fethullah Gülen’e bağlı cemaat ise Amerika’da en aktifi. Bazı Türklere göre cemaat bu gücünü Yahudilerden alıyor. Yahudi şirketlerle ortak olan Cemaat üyelerinin bir kısmı bu güçlerini cemaatin büyümesi için kullanıyor. Amerika’dan çevre ülkelere açılan Cemaat üyeleri Kolombiya’ya açılırken para transferinde hata yapınca parayı götüren şahıs havaalanında tutuklanarak ağır hapis cezası almış.
VERGİ KAÇIRMAK ÇOK BÜYÜK SUÇ
Amerika’da her şey devlet için. Türkiye’de çok önemsiz görülen Vergi kaçırmak Amerika’da yüz kızartıcı suçlar arasında sayılıyor. Yakalanınca ağır cezası var. Orada vergi affı torba yasa gibi şeyler hiç olmamış. O yüzden herkes vergisini zamanında öder. Vergi dairesinde her vatandaşın birer danışmanı bulunuyor ve vergi konusunda vatandaşa bilgi verir. Vergisini aksatanlar 1 aylık süre zarfında ödeme yapmazsa hemen gelirinden kesiliyor. Amerika’da devlete borcu olan holding bile olsa gözünün yaşına bakmıyor. Bu holding bu ülkeye şöyle katkı sağlıyor diye düşünmez.
AMERİKA’NIN 2. RESMİ DİLİ GİBİ İSPANYOLCA …
Amerika’da hemen hemen herkes İngilizce konuşuyor. İspanyollar hariç. İspanyolların büyük çoğunluğu sadece İspanyolca konuşur ve Amerika’da İngilizce’nin yanı sıra İspanyolca dil aktif olarak kullanılır. Elektronik eşya menülerinde, işyerlerinde kullanım kitapçıklarında İspanyolca seçeneği var. Amerika’ya yerleşen Türkler diğer milletlerle rahatça anlaşırken, İngilizce bilmeyen ispanyollara yol bile sormuyor.
AMERİKA FIRSATLAR ÜLKESİ
Amerika evet fırsatlar ülkesi ama fırsatı kurallar çerçevesinde uygularsan. Amerika’ya ilk giden önce saatlik 8 dolara benzin istasyonunda çalışıyor. Orada benzin istasyonları dev şirketlerin elinde. Almak isteyene sadece işletme hakkını veriliyor. Türkler orada yemek sektörüne girmiş fakat halen ihtiyaç var. Sağlam ve dürüst çalışırsan iş çok. Parada kazanmak o kadarda zor değil. Yüzölçümü olarak Türkiye’nin 20 kat büyük olan Amerika’da toplam nüfus 300 milyon bile değil. 80 milyon nüfuslu Türkiye’den göç kabul eden ABD, yatırımcıya özel imkanlar sunuyor. 2 yıl vergi muafiyeti, hemen green kart ve kendi ülkesinden işçi getirebilmek gibi imkanlar sunan ABD son 2 yıldır Suriye’den gelenlere de hemen oturma izni veriyor.
AMERİKA’DA SİYASET 1. SIRADA DEĞİL
Amerika’ya Mayıs ayında gittiğimde yerel seçimler vardı. Kazanacağına kesin gözle bakılan adayın Belediye Meclis üyeleri tam olmadığından kapı kapı gezerek Belediye Meclisi listesine adam arıyorlardı. Türkiye’de olduğu gibi insanlar listeye giremedikleri için birbirini öldürmüyorlar.
Belediye seçimlerinin yapıldığı gün Türkiye’de olduğu gibi olağanüstü değil. Çarşamba günü ve herkes oyunu kısa sürede kullanıp işlerine geri dönüyor.
Bu gidişimde de Peterson kentinde Türkler fazla olduğu için seçilen Belediye başkanı yardımcılarından birini Türkler’den seçmek istediğini fakat kimsenin aday olmadığını öğrendim. Belediye Başkanı Peterson’da oturanlara mail göndererek kimi başkan yardımcısı görmek istediğini sormuş.
AMERİKA’DA GÖBEKLİTEPE YOK AMA…
Amerika 1900’lü yılların başında kurulmuş, Kızılderililerden kalan bir şey yok. New York sokaklarında tek tük Kızılderili görebilirsiniz. Amishler köyü var. O da 1800’lü yılların sonunda kurulmuş o günleri yaşıyorlar. Cep telefonu, elektrik, otomobil yok. Hale atlı arabalarla iş yapıyorlar. Çiftçilik yapıyorlar ama traktör yok. Western filmlerindeki köylüler gibi. Amerika’da çok eski eserleri bulamazsınız ama son modayı buradan takip edebilirsiniz. İnsanlar genelde, Manhattan’da, Dev binaların önünde veya içinde, Apple store veya NBC binasının önünde fotoğraf çektiriyor.
New york’a 2 saat uzaklıkta Atlantic City kumar merkezi. Oteller çok ucuz ve ikramlar sınırsız. Yeter ki kumar oyna. Washingon DC’de, Beyaz Saray’ın önü cıvıl cıvıl, Senato binası ve resmi kurum binaları Ak-Saray’dan daha büyük diyebilirim.