New Jersey eyaletine bağlı Chatham bölgesinin belediye başkanlığına seçilen ve Amerika Birleşik Devletleri'nin ilk Türk Belediye Başkanı olan Sayın Tayfun Selen 1996 yılının Kasım ayında Amerika Birleşik Devletleri'ne geldiğini hatırlatarak "23 yıl önce okul için ABD'ye geldim. O yıllarda İstanbul Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesinden mezun olmuştum. 1992 yılında mezun olduğumda Türkiye'de ekonomik sıkıntılar vardı. Burada önce okul sonra kariyer için geldim. Tabi İngilizce dil sorunu, teknik terimler farklı örneğin Türkiye'de metre santimetre, Amerika'da inç ve feet gibi terimler bayağı bir zorluklar oldu. 1 yıl ortama ayak uydurmakla geçindim. 1 yıl sonra çizim elemanı olarak işe girdim. Burada hayatı öğrenmeye başladım. Tabi önce 10 ay benzin istasyonunda çalışarak geçimimi sağladım." diyerek ilk günlerini anlattı.
SİYASETİ ÇOCUKLUĞUMDAN BERİSEVİYORUM
Siyasete atılmak fikri küçüklükten beri olduğunu belirten Selen "Buraya gelince siyaset çok lüks. Geçim derdine düştüm. 2008 yılında vatandaşlık aldım. Bulunduğum bölgede imar komisyonuna girmek için çok çalıştım. Önce Belediye başkanı ile bir dostluk kurdum. Orada olunca devletin yapısını öğreniyorsunuz, diğer politikacılarla tanışıyorsunuz. 5 yıl bu komisyonda çalıştım. 2013 senesinde belediyede Cumhuriyetçi partiden milletvekili adayı oldum. Ön seçimlere girdim. Partiden seçilirseniz, seçimlere katılıyorsunuz. Ben o dönem ön seçimi kazanamadım. O seçimde yaklaşık 7-8 bin evi dolaştım. Orada da bir tecrübe oluyor. Politikacılarda neler arıyorlar? Ben hiç partiden kopmadım. Her işe koştum. 2015'te tekrar aday oldum. Tek aday oldum. Rakipsiz girdim kazandım. Genel seçimlerde 35 bin kişi oy kullandı. 3-4 bin oyla kaybettim. 10 bin evin kapısını çaldım. Kapı kapı dolaştım. Birde maddi olanaksızlıklar bizi etkiledi. Rakibim reklam için 500 bin dolar harcadı. Biz 100 bin dolar harcayabildim." dedi.
TÜRKİYE'DEKİ YEREL SEÇİMLERLE AMERİKA'DAKİ YEREL SEÇİMLER ARASINDAKİ FARK
Türkiye'de seçimlerin dönemlik olduğunu aktaran Belediye Başkanı Tayfun Selen Amerika'da yerel seçimleri karşılaştırırken, "Türkiye'de adayları liderler belirliyor. Burada ise sürekli ön seçim var. Adayı sürekli seçmen belirliyor. Ama yinede partinin öncü adayı olmak için Partinin üst mekanizması olan ilişki belirliyor. 3 kişi aday olsa birinci sıradaki daha çok oy almış oluyor. Kampanya aşamasında davullarla zurnalarla seçimler olan yerler var ama burada kapı kapı kampanyalar daha fazla. Kapıyı çalmadan önce Cumhuriyetçi ve her seçimde oy kullanan koyu Cumhuriyetçi. Bir evde harcayabileceğiniz maksimum 90 saniye olmalı. Çünkü her gün 100 eve gitmeniz gerekiyor. Bu 5 saatte olabiliyor. 1 günde 22 bin adım atıyorum." şeklinde ifade etti.
AMERİKA'DA BELEDİYE BAŞKANINA ULAŞMAK DAHA KOLAY
Türkiye'de farklı yöntemlerle Belediye başkanına ulaştığına dikkat çeken Selen "Amerika'da belediye başkanına mail atarak ulaşabiliyorlar. Burada da çok ilginç taleplerle gelenler var. Örneğin bir yerin çıtası çıkmış onu aktarıyorlar, bir yerin elektriği yanmıyor. Böyle taleplerle gelen çoğunlukta. Özel taleple gelen çok çok az. Burada Polis belediyeye bağlı. Emniyet Müdürü Belediye başkanına bağlı. Maaşları belediye ödüyor. Bana mail atanları ziyaret ediyorum. Ben mailleri kontrol ediyorum. Tek tek ilgileniyorum. İtfaiye masraflarını biz ödüyoruz ama bazıları gönüllü. Biz bağış yapıyoruz. Geçen gün 1 milyon 100 bin dolara 2 tane İtfaiye aracı alıyoruz. Bizim gelirimiz toplanan vergiler. State bazen bize yardım ediyor bizde onlara pay veriyoruz." diyerek sözlerini sürdürdü.
TÜRK AMERİKAN TOPLUMU BİRLİK OLUN
Türk toplumunun 500 bine yaklaştığını vurgulayan Başkan Selen "Çoğu bu bölgede yaşıyor. 50 yıldır burada yaşayan var. Türkler neden bu kadar zamandır Politikaya girmedi? Birlik olunamadı. Maddi anlamda güç olunamadı. İnsanların özel hayatlarına olan hassasiyet. Pek akıl işi değil. Özel hayatın olmuyor. Her şeyini göz önünde. Herkes bunu istemiyor. Bana İstanbul'dan, İzmir'den destek paylaşımları oluyor. Ama bir oy gelmiyor. Maddi destek gelmiyor. Politikacıların destek paraları gelmesi lazım. Çünkü kampanyalar maddi imkanlarla yapılıyor. Bunlar olursa, Türklerde Amerikan siyasetine girebilir. Çünkü bunu yapanlar var. Hintliler, Asyalılar, Afrikalılar bu tür kampanyalarda maddi imkanlar bulabiliyor. Kendi ülkelerinden para aktaranlar bile var. Biz Washington içinde mücadele etmemiz gerekiyor. Tayfun olsun, Ahmet olsun Mehmet olsun, onlara yardım edin. 5 dolar bile olsa destek olun." diye konuştu.
Yorumlar
Kalan Karakter: