Moraitis, yaşamının büyük bölümünü ABD'nin New York ve Florida banliyölerinde geçirmişti. Ancak hastalığı nedeniyle nefesi daralıyor ve günlük işlerini yapamaz hale gelmişti. ABD'deki doktorları ölümcül bir akciğer kanseri teşhisi koydu ve bu durumun sonunda pahalı cenaze masraflarını ailesine bırakmak istemiyordu. Bu nedenle eşi Elpiniki ile birlikte, Yunanistan'a ait Akdeniz'in gözlerden uzak adası Ikaria'ya dönmeye karar verdi.Ikaria Adası'nda yaşamına devam ederken, Moraitis'in hayatı tamamen değişti. Bu gizemli ada, insanların 100 yaşını aşmasıyla ünlüydü. Moraitis, temiz havayı soluyor, berrak mavi suya hayranlıkla bakıyor ve eski arkadaşlarıyla sohbet ediyordu. Bahçe işleriyle ilgilenmeye başladı, üzüm bağı kurdu ve fideler dikmeye başladı.Dan Buettner adlı yazar, araştırmacı ve sağlıklı yaşam uzmanı, uzun yaşamın sırrını öğrenmek amacıyla Ikaria'ya ziyarette bulunduğunda, Moraitis hala ailesinin çiftliğinde meyve ve sebzeler yetiştiriyordu. Moraitis'in nasıl bu kadar uzun yaşayabildiği kesin olarak bilinmiyor, ancak Buettner'a göre uzun yaşamın sırrı, çevresel faktörler, yaşam tarzı ve sosyal bağlantılardır.Danimarkalı ikizler üzerinde yapılan bir araştırma, genetik mirasın ömrümüz üzerinde sadece yüzde 20 ila 25 etkisi olduğunu göstermektedir. Moraitis'in hikayesi, insanların yaşamlarını olumlu bir şekilde etkileyebilecek çevresel faktörlerin ve yaşam tarzının önemini vurguluyor. İkaria Adası, uzun yaşamın sırrını arayanların ilgisini çekmeye devam ediyor.
New York
Yayınlanma: 06 Eylül 2023 - 03:30
İkaria Adası'nda Uzun Yaşamın Sırrı
Stamatis Moraitis, 66 yaşındayken ölümcül bir akciğer kanseri teşhisi aldı. Doktorlar ona sadece altı ila dokuz ay ömrü kaldığını söyledi. Ancak Moraitis'in hikayesi, ölümün eşiğinden dönüşün ve uzun bir yaşamın sırrını keşfin başlangıcıydı.
New York
06 Eylül 2023 - 03:30
İlginizi Çekebilir