NK-Amerika’ya geliş nedeninizi anlatabilirmisiniz?
Amerika’ya Orta Doğu Teknik Üniversitesi Matematik Bölümünden ‘Number Theory ‘ konusunda lisans üstü çalışma yapmak üzere geldim.
NK- Amerika’ya gelmeden önceki yaşantınız? Ben Zonguldak vilayetinin Kozlu kasabasında doğdum. Ereğli Kömür işletmelerinin Kılıç yerleşme bölgesinde. Annem öğretmen, babam inşaat mühendisi idi. Babam mühendislik okulunu bitirdikten sonra Karayolları işletmesinde görev aldı ve annem ve agabeyimle birlikte önce Van, daha sonra Ankara’da yaşadık. İlk okula Ankara kolejinde başladım. Babam ben 7 yaşındayken bir inşaat kazasında öldü. Annem ve agabeyimle birlikte Zonguldak’taki Kılıç EKİ yerleşme bölgesine döndük. Annem Kılıç İlkokulunda öğretmenlik yaptı. Çocukluğum o güzel dağlık ve yemyeşil mahallede geçti. Ben daha sonra devlet parasız yatılı bursları imtihanını kazanıp ortaokulu ve liseyi İstanbul Kandilli Kız Lisesinde okudum. Kandilli’den mezun olduğum sene AFS (Amerikan Field Service) imtihanını kazanıp bir sene Amerika’da Ohio’da yaşadım.
1969 da ODTÜ askerler tarafından işgal edilip kapatıldığı için mezun olamamıştım. Ankara’nin o yıllardaki aktif entellektüel ve politik ortamında kendime bir yol çizmeye çalışıyordum. Amacım matematik öğretmeni olup Türkiye’nin uzak bir kasabasında öğretmenlik yapmaktı.
AMERİKA'DA İLK YILLARODTÜ de Matematik Bölümünde JF Kennedy Bursu ile ödüllendirildim. ODTÜ’de 1968 yılında Metin Durgut’la evlendim. İlk eşim SUNY Stony Brook Fizik Bölümüne burslu olarak gelmişti, Ben çeşitli işler yaparak geçimimize katkıda bulundum ve aynı üniversitede Matematik dalında lisans üstü çalışmalarına başladım. İlgilendiğim konu ‘Number Theory’ idi. SUNY sisteminin gerektirdiği gibi bazı sanat ve sosyal konularda dersler almam gerekti lisans üstü programına kabul edilebilmek için. Aldığım sanat stüdyosu derslerinde başarılı olduğumu gören hocalarım mimari ya da resim sanatı gibi konulara eğilmemi tavsiye ettiler. Ben de stüdyo’da yaptığım resim ve çizimleri toplayıp ‘Neden Mimar Olmak İstiyorum’ diye bir makale yazarak müracaat ettim Columbia GSAPP Programına. Yazdığım makalede bütün dünyada sosyal konut yapımının ne kadar önemli olduğunu ve yaşam kalitesinin değişmesinin küçük yaştan insanları nasıl etkilediğini vurgulamıştım. Kabul edildim Columbia Lisans üstü programına. New York’ta Columbia Üniversitesine girer girmez mimar Judith York Newman’in bürosunda çalışmağa başladım. Ayrıca Matematik derecem sayesinde matematik ve fizik derslerinde asistanlık yapıyordum. Yani Lisans üstü derecemin masraflarını çalışarak karşıladım. İlk eşim doktorasını bitirip Türkiye’ye döndü 1977 yılında. Ben New York’ta kalıp Edward Larrabee Barnes’in bürosunda çalışmaya başladım.
BEKAR OLMAK YALNIZ YAŞAMAK DAHA ÖNCEDEN PLANLANMIŞ BİR ŞEY DEĞİLAmerikalı eşinden 29 yaşında bir oğlu olduğunu dile getiren Beyhan Karahan "1980-1997 yılları arasında bir Amerikalı ile evlendim. Bekar olup yalnız yaşamak daha önceden planladığım bir şey değil, Ama 14 yıldır aileme karşı olan sorumluluklarım azaldıkça yalnız yaşamanın keyfini, çok sevdiğim mimarlık sanatına istediğim kadar zaman ayırabilmenin ne kadar büyük bir şans olduğunu düşünmeye başladım. Willem De Kooning’in dediği gibi: Yaşamak için mimarlık yapmak değil, mimar olmak için yaşadığım bir hayata kavuştum. istediğim her an bütün projelerimi en iyi şekilde nasıl tasarlaya bileceğimi, başlangıçtan inşaat süreci sona erinceye yarattığım kavram içinde en ince detayları düşünebilmek ve zevkle bir araya getirmek özgürlüğü paha biçilmez bir lüks. 80’lerden beri New York ınstitute of Technology’de Profesör olarak öğrencilerimle en güncel bina tekniklerini, mimari sanatının en güçlü örneklerini incelemek, istediğim zaman dünyanın neresinde olursa olsun gidip görmek mümkün oluyor." dedi.
NK- Iş Hayatınızda yukselişinizin hikayesini anlatabilirmisiniz?
Amerikalı eşim Michael Schwarting ile 1984’te Karahan/Schwarting Architecture Company isimli büromuzu açmıştık. İkimiz de üniversitede profesör olduğumuz için firmamızı bir sanat kuruluşu gibi ‘Company’ olarak isimlendirdik. 1984-1996 yılları arasında bir sürü küçük konut projeleri yanında New York Belediyesi için klasik mimari bürolarının ilgilenmeyeceği bazı şehir projeleri üzerinde çalıştık; Brooklyn’de Bedford Avenue Projesi (150 tane ağaç diktik o caddenin kaldırımlarına), Tribeca’da Metro İstasyonu, vs,. vs., 1997’de ortaklığımız sona erince belediye ile imzaladığımız 30 binalık bir kontratı yerine getirebilmek için Beyhan Karahan & Associates firmasını kurdum. Manhattan, Brooklyn, Queens ve Bronx’ta 10 tane yeni bina yaptık, İtfaiye Kurumu için daha önce bilinmeyen bir bina tipi yarattık; ‘Cankurtaran’ binaları. Bu yeni binaların şehrin an ücra köşelerinde servis verebilmesi cankurtaran ekiplerinin vaka yerine en az iki dakika daha çabuk varabilmelerini sağladı. Bu başarıdan çok gurur duyan belediye başkanı bizi daha büyük projelerle ödüllendirdi. Cornell Üniversitesinde eski patronum Edward Larrabee Barnes ile büyük bir kütüphane projesine başladık. Edward L. Barnes kendi yaptığı yeni binanın iç dekorasyonunu benim yapmamı istedi. Daha sonra o emekli olunca o kütüphane projesinin ikinci etabı da bizim büroya verildi. Art-Deco Mimarisi üzerine ciddi araştırmalar yapıp o binanın restorasyonunu ve yeni okuma salonunu tamamladık. Bu arada Bir Türk firması için Queens’de 59 konutlu bir projeyi tamamladık. Eskiden beri ufak konut projelerini yaptığımız müşteriler daha büyük projeler getirdiler büromuza. New York içinde ve çevresinde kaliteli özel konutlar yapmak fırsatımız oldu. Belediye için bir sürü bina yapmış olmamız, kaliteli konut yapıları, akademik binalar, büromuzun kısa zamanda her boyuttta projeler alabilme tecrübesini kazandırdı. Bu sene Queens’de bir başka kütüphane restorasyonunu tamamladık. Şimdi SoHo’da büyük bir konut projesi üzerinde çalışıyoruz.ÖDÜLE DOYMAYAN TÜRK KADINI2008 AIA New York State Award of Design Excellence
for 325 West Broadway Condominium SoHo, NYC 2008
AIA New York Chapter Housing Design Award
For two new buildings in Little Italy, NYC 2005
Academic and Professional Achievement Award -New York Institute of Technology 2004
Art Commission of the City of New York, Special Recognition Award for the design of Prototypical EMS Stations in NYC, 1998
New York State Council on the Arts- Design Grant for the publication of the TriBeCa Study, 1989
National Endowment on the Arts- Grant to Study the Open Space of TriBeCa, 1987
Preservation League of New York State Award for Excellence in Historic PreservationFor The Gunther Building Restoration 2002
Nomination for the Lucille G. Moses Award
For The restoration of 1926 Neo-Tudor Landmark Building 2002
NK- Şirketinizin büyümesi için ve Amerika’lılarla yarış edebilmesi için ne gibi desteğe ihtiyacınız var?
Hiç düşünmedim bu güne kadar desteğe ihtiyacım olduğunu. Hep yaptığım şeyi en üst düzeyde yapabilmeyi öğrenmek istedim. Amerika’daki iş ortamının en büyük avantajı, burada özel bir desteğiniz olmasa da, daha önce yaptığınız projelerin kalitesi yeterli oluyor size güvenebilmeleri için. Türkiye’de akrabalık, arkadaşlık desteği çok daha önemli sanıyorum. Elbette mimarlık sanatı da kültür birikiminin bir parçası ve kendi kültürümüz içinde daha anlamlı projeler yaratabilmek farklı bir başarı.
NK-Global Kriz sizi de etkiledi mi? 2009 ve 2010 biraz yavaş geçti. Elimizdeki projeleri tamamladık. Birkaç önemli projemiz durdurulmuştu ama şimdi geri döndük o projelere. Belediye ve kamu kuruluşlarından normal olarak gelebilecek projeler şimdi tamamen durdurulmuş gibi görünüyor.
NK- Bundan sonraki etapta hedefiniz nedir? Mimar olmak için yaşamaya devam edebilmek. Çevreye ve tabii kaynaklarımıza zarar vermeden yaptığım her binayla yaşam kalitesini yükseltebilmek.
Amerika’ya Orta Doğu Teknik Üniversitesi Matematik Bölümünden ‘Number Theory ‘ konusunda lisans üstü çalışma yapmak üzere geldim.
NK- Amerika’ya gelmeden önceki yaşantınız? Ben Zonguldak vilayetinin Kozlu kasabasında doğdum. Ereğli Kömür işletmelerinin Kılıç yerleşme bölgesinde. Annem öğretmen, babam inşaat mühendisi idi. Babam mühendislik okulunu bitirdikten sonra Karayolları işletmesinde görev aldı ve annem ve agabeyimle birlikte önce Van, daha sonra Ankara’da yaşadık. İlk okula Ankara kolejinde başladım. Babam ben 7 yaşındayken bir inşaat kazasında öldü. Annem ve agabeyimle birlikte Zonguldak’taki Kılıç EKİ yerleşme bölgesine döndük. Annem Kılıç İlkokulunda öğretmenlik yaptı. Çocukluğum o güzel dağlık ve yemyeşil mahallede geçti. Ben daha sonra devlet parasız yatılı bursları imtihanını kazanıp ortaokulu ve liseyi İstanbul Kandilli Kız Lisesinde okudum. Kandilli’den mezun olduğum sene AFS (Amerikan Field Service) imtihanını kazanıp bir sene Amerika’da Ohio’da yaşadım.
1969 da ODTÜ askerler tarafından işgal edilip kapatıldığı için mezun olamamıştım. Ankara’nin o yıllardaki aktif entellektüel ve politik ortamında kendime bir yol çizmeye çalışıyordum. Amacım matematik öğretmeni olup Türkiye’nin uzak bir kasabasında öğretmenlik yapmaktı.
AMERİKA'DA İLK YILLARODTÜ de Matematik Bölümünde JF Kennedy Bursu ile ödüllendirildim. ODTÜ’de 1968 yılında Metin Durgut’la evlendim. İlk eşim SUNY Stony Brook Fizik Bölümüne burslu olarak gelmişti, Ben çeşitli işler yaparak geçimimize katkıda bulundum ve aynı üniversitede Matematik dalında lisans üstü çalışmalarına başladım. İlgilendiğim konu ‘Number Theory’ idi. SUNY sisteminin gerektirdiği gibi bazı sanat ve sosyal konularda dersler almam gerekti lisans üstü programına kabul edilebilmek için. Aldığım sanat stüdyosu derslerinde başarılı olduğumu gören hocalarım mimari ya da resim sanatı gibi konulara eğilmemi tavsiye ettiler. Ben de stüdyo’da yaptığım resim ve çizimleri toplayıp ‘Neden Mimar Olmak İstiyorum’ diye bir makale yazarak müracaat ettim Columbia GSAPP Programına. Yazdığım makalede bütün dünyada sosyal konut yapımının ne kadar önemli olduğunu ve yaşam kalitesinin değişmesinin küçük yaştan insanları nasıl etkilediğini vurgulamıştım. Kabul edildim Columbia Lisans üstü programına. New York’ta Columbia Üniversitesine girer girmez mimar Judith York Newman’in bürosunda çalışmağa başladım. Ayrıca Matematik derecem sayesinde matematik ve fizik derslerinde asistanlık yapıyordum. Yani Lisans üstü derecemin masraflarını çalışarak karşıladım. İlk eşim doktorasını bitirip Türkiye’ye döndü 1977 yılında. Ben New York’ta kalıp Edward Larrabee Barnes’in bürosunda çalışmaya başladım.
BEKAR OLMAK YALNIZ YAŞAMAK DAHA ÖNCEDEN PLANLANMIŞ BİR ŞEY DEĞİLAmerikalı eşinden 29 yaşında bir oğlu olduğunu dile getiren Beyhan Karahan "1980-1997 yılları arasında bir Amerikalı ile evlendim. Bekar olup yalnız yaşamak daha önceden planladığım bir şey değil, Ama 14 yıldır aileme karşı olan sorumluluklarım azaldıkça yalnız yaşamanın keyfini, çok sevdiğim mimarlık sanatına istediğim kadar zaman ayırabilmenin ne kadar büyük bir şans olduğunu düşünmeye başladım. Willem De Kooning’in dediği gibi: Yaşamak için mimarlık yapmak değil, mimar olmak için yaşadığım bir hayata kavuştum. istediğim her an bütün projelerimi en iyi şekilde nasıl tasarlaya bileceğimi, başlangıçtan inşaat süreci sona erinceye yarattığım kavram içinde en ince detayları düşünebilmek ve zevkle bir araya getirmek özgürlüğü paha biçilmez bir lüks. 80’lerden beri New York ınstitute of Technology’de Profesör olarak öğrencilerimle en güncel bina tekniklerini, mimari sanatının en güçlü örneklerini incelemek, istediğim zaman dünyanın neresinde olursa olsun gidip görmek mümkün oluyor." dedi.
NK- Iş Hayatınızda yukselişinizin hikayesini anlatabilirmisiniz?
Amerikalı eşim Michael Schwarting ile 1984’te Karahan/Schwarting Architecture Company isimli büromuzu açmıştık. İkimiz de üniversitede profesör olduğumuz için firmamızı bir sanat kuruluşu gibi ‘Company’ olarak isimlendirdik. 1984-1996 yılları arasında bir sürü küçük konut projeleri yanında New York Belediyesi için klasik mimari bürolarının ilgilenmeyeceği bazı şehir projeleri üzerinde çalıştık; Brooklyn’de Bedford Avenue Projesi (150 tane ağaç diktik o caddenin kaldırımlarına), Tribeca’da Metro İstasyonu, vs,. vs., 1997’de ortaklığımız sona erince belediye ile imzaladığımız 30 binalık bir kontratı yerine getirebilmek için Beyhan Karahan & Associates firmasını kurdum. Manhattan, Brooklyn, Queens ve Bronx’ta 10 tane yeni bina yaptık, İtfaiye Kurumu için daha önce bilinmeyen bir bina tipi yarattık; ‘Cankurtaran’ binaları. Bu yeni binaların şehrin an ücra köşelerinde servis verebilmesi cankurtaran ekiplerinin vaka yerine en az iki dakika daha çabuk varabilmelerini sağladı. Bu başarıdan çok gurur duyan belediye başkanı bizi daha büyük projelerle ödüllendirdi. Cornell Üniversitesinde eski patronum Edward Larrabee Barnes ile büyük bir kütüphane projesine başladık. Edward L. Barnes kendi yaptığı yeni binanın iç dekorasyonunu benim yapmamı istedi. Daha sonra o emekli olunca o kütüphane projesinin ikinci etabı da bizim büroya verildi. Art-Deco Mimarisi üzerine ciddi araştırmalar yapıp o binanın restorasyonunu ve yeni okuma salonunu tamamladık. Bu arada Bir Türk firması için Queens’de 59 konutlu bir projeyi tamamladık. Eskiden beri ufak konut projelerini yaptığımız müşteriler daha büyük projeler getirdiler büromuza. New York içinde ve çevresinde kaliteli özel konutlar yapmak fırsatımız oldu. Belediye için bir sürü bina yapmış olmamız, kaliteli konut yapıları, akademik binalar, büromuzun kısa zamanda her boyuttta projeler alabilme tecrübesini kazandırdı. Bu sene Queens’de bir başka kütüphane restorasyonunu tamamladık. Şimdi SoHo’da büyük bir konut projesi üzerinde çalışıyoruz.ÖDÜLE DOYMAYAN TÜRK KADINI2008 AIA New York State Award of Design Excellence
for 325 West Broadway Condominium SoHo, NYC 2008
AIA New York Chapter Housing Design Award
For two new buildings in Little Italy, NYC 2005
Academic and Professional Achievement Award -New York Institute of Technology 2004
Art Commission of the City of New York, Special Recognition Award for the design of Prototypical EMS Stations in NYC, 1998
New York State Council on the Arts- Design Grant for the publication of the TriBeCa Study, 1989
National Endowment on the Arts- Grant to Study the Open Space of TriBeCa, 1987
Preservation League of New York State Award for Excellence in Historic PreservationFor The Gunther Building Restoration 2002
Nomination for the Lucille G. Moses Award
For The restoration of 1926 Neo-Tudor Landmark Building 2002
NK- Şirketinizin büyümesi için ve Amerika’lılarla yarış edebilmesi için ne gibi desteğe ihtiyacınız var?
Hiç düşünmedim bu güne kadar desteğe ihtiyacım olduğunu. Hep yaptığım şeyi en üst düzeyde yapabilmeyi öğrenmek istedim. Amerika’daki iş ortamının en büyük avantajı, burada özel bir desteğiniz olmasa da, daha önce yaptığınız projelerin kalitesi yeterli oluyor size güvenebilmeleri için. Türkiye’de akrabalık, arkadaşlık desteği çok daha önemli sanıyorum. Elbette mimarlık sanatı da kültür birikiminin bir parçası ve kendi kültürümüz içinde daha anlamlı projeler yaratabilmek farklı bir başarı.
NK-Global Kriz sizi de etkiledi mi? 2009 ve 2010 biraz yavaş geçti. Elimizdeki projeleri tamamladık. Birkaç önemli projemiz durdurulmuştu ama şimdi geri döndük o projelere. Belediye ve kamu kuruluşlarından normal olarak gelebilecek projeler şimdi tamamen durdurulmuş gibi görünüyor.
NK- Bundan sonraki etapta hedefiniz nedir? Mimar olmak için yaşamaya devam edebilmek. Çevreye ve tabii kaynaklarımıza zarar vermeden yaptığım her binayla yaşam kalitesini yükseltebilmek.
nurhayat kınay kim ben sanki Türkiye'den tanıyorum kendisini