Erdoğan'ın uzun yıllar şoförlüğünü yaptıktan sonra AKP'den 2015'te İstanbul milletvekili seçilen Ahmet Hamdi Çamlı'nın Cumhuriyeti "kanlı darbe" ve "Çamuristan” olarak ifade etmesi sadece akıl tutulması değil, aynı zamanda bu ülkenin temel değerlerine apaçık bir saldırıdır.
Uğruna nice bedeller ödenmiş, nice devrimlerle halkın iradesi esas alınmış bir rejimi, “kanlı darbe” olarak tanımlamak; cehalet değilse kasttır. Yetmiyor, ardından “Çamuristan” diyerek milletin ortak aidiyetine hakaret ediyor.
Bu ifadeler, ne düşünce özgürlüğüyle ne de siyasi bir eleştiri olarak açıklanabilir. Bu, doğrudan milli değerlere hakarettir.
1923’te kurulan Cumhuriyet’e dil uzatanlar yargılanmazken; üniversite diplomasını yırtan gençler gözaltına alınıyorsa, biz hâlâ “hukuk devleti” olduğumuzu nasıl savunacağız?
Şimdi soruyoruz: Bu sözlerden dolayı soruşturma açılacak mı?
Daha açık soralım: Kamuoyunda “AKP’li Yeliz” olarak tanınan eski AKP İstanbul Milletvekili Ahmet Hamdi Çamlı, sosyal medya paylaşımlarıyla Cumhuriyet’i ve onun kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ü açıkça hedef allmıştır.
Cumhuriyet’in ilanını “kanlı 1923 darbesi” olarak nitelendiren Çamlı, gelen yoğun tepkilerin ardından bu kez Türkiye Cumhuriyeti’ni “Çamuristan” olarak tanımlamış olup, Cumhuriyete çamur diyen Atatürk'e darbe imasında bulunan bu zat-ı muhtereme sessiz mi kalınacak.
Ortada açıkca kurucu iradeyi itibarsızlaştırmaya yönelik bir beyan var. Hukukun üstünlüğü, güçlüye kalkan olamaz. Hukuk, milletin ortak vicdanını yansıttığı sürece yaşar.
Yaşasın Türkiye Cumhuriyeti!
Yorumlar
Kalan Karakter: