İslâm dini bütün canlılara ait hakları ayrıntılı bir şekilde tespit ve tayin ederek sınırlarını çizdikten sonra hak sahibine, hakkının verilmesini emretmiş, kul hakkı sayılabilecek tutum ve davranışları yasaklamıştır.
Kul hakkı denildiğinde, sadece dar anlamda bir insanın malının veya parasının haksız olarak alınması akla gelmemelidir.
Geniş anlamda kul hakkı insanların canları, bedenleri, ırz ve namusları, dini inanç ve yaşayışları gibi kişilik haklarıyla, malları ve aile fertlerine ilişkin tüm haklarınıda, kul hakkı olarak ifade etmek gerekir.
Kul hakkına başka bir örnek vermek gerekirse, seçim dönemlerinde odalara, derneklere ve vakıflara bol keseden kaynak aktarılmasını ve seçilmek için beytülmaldan sponsor olunması örneğini, hedefe giden her yol meşrudur anlayışına evrilmesi çok acı ve bir o kadarda üzerinde düşünülmesi gereken önemli bir husus olduğunu değerlendiriyorum.
Milleti hak, hukuk, adalet ve dava diyerek kandırmayın. Birileri malı amuduyla götürüyor. Kul hakkı göz göre, göre yeniyor, onlara neden engel olmuyorsunuz.!
Firavuna karşı olmak yetmez! Musa' nın yanında olmak gerek.
Hasbi iseniz davanızın gereklerini yerine getirmelisiniz, yoksa maazallah Allah indinde mesul olursunuz ve kul hakkını ihlal etmiş sayılırsınız.
Neyse ben konuyu dağıtmayayım, kul hakkı ihlaline başka bir örnek daha vereyim. Üyelerinden aldıkları aidat ve bağışlarla faaliyet gösteren dernek, oda, vakıf ve bu neviden kuruluşların temsilcilerinin beş yıldızlı otellerde konaklama giderlerini ve rakı, balık paralarını temsil giderleri adı altında kılıfına uydurulmasınıda,resmen kul hakkının ihlal edilmesi anlamına geldiğini rahatlıkla söyleyebilirim.
Söylediklerimin aksini iddia eden varsa, beri gelsin!
Rahmetli Alev Alatlı Hocanın 2014 yılında yaptığı bir konuşmada Her yasal hakkın, helal olmadığını ve helal olamayacağını, Aslolan şeyin helalleşmek olduğunu, helalleşmenin ise mahkemede dava kazanmaktan daha üstün olduğunu söylediği sözlerini hatırlamakta fayda vardır.
Bu fani dünyada bir şekilde işi kılıfına uydurup, yasal boşluklardan istifade ederek, kul hakkı yiyen ve yedirenler, öbür dünyada Allah'ı kandıracağınızı mı zannediyorsunuz.
Şüphesiz Allah'ı kandıramazsınız, çünkü Allah, her şeyi bilen, işiten, gören ve her şeye kadir olandır.
Ezcümle her kim ki, kul hakkı yer ve yedirirse, her kim kul hakkının kılıfına uydurularak yenilmesine sessiz kalırsa, ister seçilmiş olsun, ister atanmış olsun, her kim olursa olsun, Allah'ın gazabı onların üzerinde olsun.
Amin.
gün gelir mazlumlarında hikayesi yazılır elbet. bu dünya hayatı o kadar da kısa değil çünkü
YENİLMİŞ KUL HAKKINI NE MEKKE TEMİZLER NEDE TEKKE. S. DEMİREL